Evet, 2025'in henüz ilk günlerindeyiz ama Filistin topraklarında durum hiç de iç açıcı değil. Sanki yeni yıl, bölgeye beraberinde daha fazla kan ve gözyaşı getirmiş gibi. İsrail güçlerinin saldırılarındaki artış öyle sıradan bir yükseliş değil - adeta bir patlama yaşanıyor.
Batı Şeria'da durumlar gerçekten kötüye gidiyor. Geçen yılın aynı dönemine kıyasla saldırı sayısı neredeyse iki katına çıkmış. Rakamlar soğuk ve duygusuz görünebilir ama arkasında yatan insan hikayeleri yürek burkuyor.
Yerleşimcilerin Hedefinde Masum Siviller
İşin en can sıkıcı yanı, bu saldırıların çoğunun İsrail yerleşimcileri tarafından gerçekleştirilmesi. Evet, yanlış duymadınız - resmi güçler değil, sıradan vatandaşlar. Filistinli köylülerin evlerine, tarlalarına, hayvanlarına yönelik saldırılar günlük rutin haline gelmiş durumda.
Düşünsenize, sabah uyanıyorsunuz ve zeytin ağaçlarınızın kesilmiş olduğunu görüyorsunuz. Ya da daha kötüsü, evinizin duvarlarına tehdit yazıları yazılmış. Bu insanlar her gün korku içinde yaşıyor.
Uluslararası Tepkiler Yetersiz Kalıyor
BM ve diğer uluslararası kuruluşlar her zamanki gibi 'kaygılarını dile getiriyor' ama somut adımlar konusunda sınıfta kalıyorlar. Tepkiler genellikle kınama mesajlarıyla sınırlı kalıyor - oysa bölge halkının somut çözümlere ihtiyacı var.
Aslında durum o kadar vahim ki, bazı bölgelerde Filistinliler kendi köylerinden çıkamaz hale gelmiş. Yolları kesiliyor, araçları taşlanıyor, hatta bazen dövülüyorlar. Modern zaman gettosu gibi bir şey.
Veriler Ne Diyor?
İşte size çarpıcı bir istatistik: Ocak ayının sadece ilk iki haftasında, 80'den fazla Filistinli yaralanmış. Bu rakam geçen yılın aynı dönemine göre %60 daha fazla. Sayılar korkunç ama gerçek.
- Yerleşimci saldırıları %85 artmış
- Zeytin ağaçlarının tahribatı iki katına çıkmış
- Evlere yönelik vandalizm olayları rekor seviyede
Ve en acı tarafı, bu şiddet sarmalının görünürde bir sonu yok. Her saldırı, yeni bir intikam hissini tetikliyor ve döngü böylece devam ediyor.
Filistin Yerel İşler Bakanlığı'nın verilerine göre, sadece bir hafta içinde 15 farklı köyde olaylar yaşanmış. Bu da demek oluyor ki şiddet artık izole vakalar değil, sistematik bir hal almış.
Peki Ya Çözüm?
Kimse sihirli değnek beklemiyor elbette ama en azından uluslararası toplumun daha etkili adımlar atması gerekiyor. Şu anki durumda taraflar bir kısır döngü içinde dönüp duruyor.
Belki de en trajik olan, normal hayatını sürdürmeye çalışan sıradan insanların bu çatışmanın bedelini ödüyor olması. Çocuklar okula gidemiyor, çiftçiler tarlalarına ulaşamıyor, aileler güven içinde uyuyamıyor.
2025 için umut verici başlangıçlar hayal etmiştik ama görünüşe göre Filistin'de durumlar daha da kötüye gidiyor. Ve maalesef, uluslararası kamuoyunun dikkati başka krizlere kaydıkça buradaki acılar unutulmaya mahkum kalıyor.