Washington'dan gelen son insan hakları raporu, Ankara'da adeta bir fırtına kopardı. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın yayınladığı yıllık rapora ilişkin açıklama yaparken kelimeleri özenle seçti: "Bu iddialar, gerçeklerle bağdaşmayan, maksatlı ve önyargılı bir bakış açısının ürünüdür."
Oysa raporda neler yoktu ki? Türkiye'nin insan hakları karnesine dair iddialar, basın özgürlüğüne ilişkin eleştiriler ve hukuk sistemiyle ilgili tartışmalar... Dışişleri yetkilileri bu iddiaları "dayanaksız" bulurken, "Türkiye'nin insan hakları alanındaki çabaları uluslararası toplum tarafından takdir edilmektedir" ifadelerini kullandı.
Raporun Arka Planı
ABD Dışişleri Bakanlığı'nın her yıl yayınladığı bu raporlar, aslında uzun zamandır diplomatik çevrelerde tartışma konusu. Ancak bu seferki, Türkiye açısından özellikle sert ifadeler içeriyor. Peki neden şimdi? Uzmanlara göre, iki ülke arasındaki gerilimli dönem bu raporun tonunu da etkilemiş olabilir.
Dışişleri kaynakları, raporun hazırlanış sürecine de eleştiri getiriyor: "Türkiye'nin görüşleri yeterince dikkate alınmamış, tek taraflı kaynaklara dayanılmış." Gerçekten de, raporda Türk yetkililerle yapılan görüşmelere atıf yapılmaması dikkat çekici.
Türkiye'nin Yanıtı Net
Ankara'dan gelen açıklamalar oldukça kararlı: "Türkiye, insan hakları standartlarını yükseltmek için kararlı adımlar atmaya devam edecektir." Dışişleri yetkilileri, ülkenin son yıllarda bu alanda yaptığı reformları hatırlatırken, "Bu tür raporların siyasi motivasyonlarla hazırlandığı açıktır" yorumunu yapıyor.
Peki ya sonra? Diplomatik kaynaklar, Türkiye'nin Washington nezdinde gerekli girişimlerde bulunacağını belirtiyor. Ancak bu tür raporların iki ülke arasındaki ilişkileri daha da germesinden endişe edenler de var. Nitekim, son dönemde zaten hassas olan Türk-Amerikan ilişkileri için bu raporun yeni bir kriz potansiyeli taşıdığı konuşuluyor.
