Filistin'den Çarpıcı Çağrı: İsrail Zindanlarındaki İşkence ve Kötü Muamele Durdurulsun!
Filistin'den İsrail Hapishanelerine Sert Çağrı

Ortadoğu'da kan durmak bilmiyor ama şimdi gözler İsrail'in zindanlarına çevrildi. Filistinliler için bu hapishaneler adeta birer işkence haneye dönüşmüş durumda. Neler oluyor orada? Kimse duymuyor mu bu çığlıkları?

Filistin Dışişleri Bakanlığı, nihayet sesini yükseltti. Resmen bir çağrı yaptılar - hem de ne çağrı! Uluslararası toplumu, İsrail hapishanelerindeki tutuklulara yönelik suçları durdurmak için derhal harekete geçmeye davet ettiler. Bu kadar açık, bu kadar net.

Peki Ne Oluyor Bu Hapishanelerde?

Durum vahim. Gerçekten çok vahim. Sistematik işkenceler, insanlık dışı muameleler, tıbbi ihmaller... Liste uzayıp gidiyor. Filistinli tutuklara yönelik uygulanan bu muameleler uluslararası hukuku hiçe sayıyor. Adeta kanunlar çöpe atılmış.

Filistin yetkilileri özellikle şu noktaların altını çiziyor:

  • Tutsaklara yönelik sistematik işkence ve kötü muamele
  • Tıbbi ihmaller sonucu hayatını kaybedenler
  • Hukuki süreçlerdeki keyfi uygulamalar
  • İnsanlık dışı koşullarda tutulma

Uluslararası Topluma Sessiz Kalma Cezası

Filistin yönetimi, uluslararası toplumun bu insanlık dramına sessiz kalmasını eleştiriyor. "Bu sessizlik suça ortak olmaktır" diyorlar neredeyse. BM'den diğer uluslararası kuruluşlara kadar herkesi göreve çağırıyorlar.

Aslında bu çağrı sadece bir diplomatik not değil. Filistin halkının yüzyıllardır çektiği acıların bir yansıması. Her tutuklunun arkasında bir aile, her ailenin arkasında bir hikaye var. Unutmayalım bunu.

İsrail yetkilileri ise bu iddiaları her zamanki gibi reddediyor. Ama ortada ciddi insan hakları ihlalleri var - bunu görmemek için kör olmak lazım. Uluslararası insan hakları örgütlerinin raporları zaten yıllardır aynı şeyi söylüyor.

Peki Şimdi Ne Olacak?

Bu çağrı bir kıvılcım olur mu? Yoksa uluslararası diplomasinin tozlu raflarındaki yerini mi alır? Filistinliler umutlu - en azından öyle görünüyorlar. Dünyanın artık bu insanlık dramına seyirci kalmayacağını düşünüyorlar.

Ama gerçek şu ki: Ortadoğu'da insan hakları denince işler hep karışık. Çifte standartlar, siyasi çıkarlar, jeopolitik hesaplar... Tüm bunların arasında insanlık ne kadar yer bulabilir ki?

Filistin'in bu çağrısı belki de bir test. Uluslararası toplumun insan haklarına verdiği değerin bir sınavı. Sonucu hep birlikte göreceğiz - umarım geçer not alırız.