
Uluslararası sularda inanılmaz bir dayanışma hikâyesi yazılıyor. Gazze'ye insani yardım götürmek için yola çıkan küresel filo, tam 11 yeni tekneyle daha güçlendi. Bu, sıradan bir yardım kampanyası değil - adeta bir insanlık sınavı.
Gözlerini kırpmadan zulme meydan okuyan bu gemi konvoyu, neredeyse imkansız görünen bir görevi üstlendi: İsrail'in sıkı ablukası altındaki Gazze'ye temel ihtiyaç malzemeleri ulaştırmak. Ve evet, riskler oldukça büyük.
Filoya Katılanlar Kimler?
Yeni katılan 11 tekne, farklı ülkelerden aktivistler, insan hakları savunucuları ve sıradan vatandaşlarla dolu. Kimi emekli öğretmen, kimi genç doktor, kimi de sadece insanlığa katkıda bulunmak isteyen bir gönüllü. Hepsinin ortak noktası: Gazze'deki insanların çektiği acılara kayıtsız kalamamak.
Filodaki bir gönüllü, "Bazen sadece izlemek yetmez" diyor. "Eylem zamanı. Dünyanın Gazze'yi unuttuğunu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz - işte kanıtı!"
Tehlikeli Yolculuk
İsrail yetkilileri defalarca uyardı: Gazze açıklarına yaklaşan herhangi bir gemi durdurulacak ve muhtemelen el konulacak. 2010'daki Mavi Marmara baskınını hatırlayan var mı? O trajik olayda 10 aktivist hayatını kaybetmişti.
Yine de bu filo, uluslararası suların kendilerine tanıdığı haklara güveniyor. "Barışçıl bir insani yardım misyonuyuz" diye ısrar ediyorlar. Peki, İsrail bu argümanı kabul edecek mi? Kimse bundan emin değil.
Dünya Ne Diyor?
Uluslararası toplum ikiye bölünmüş durumda. Bazı ülkeler filoyu desteklerken, diğerleri "provokasyon" olarak nitelendiriyor. BM ise her zamanki gibi diplomatik dilini koruyor: "Tarafları sakin olmaya çağırıyoruz" demekle yetiniyor.
Ancak filo katılımcıları için bu, siyasetten çok daha öte bir mesele. Basitçe söylüyorlar: "İnsanlar aç. İnsanlar susuz. Ve biz onlara yardım etmek istiyoruz."
Önümüzdeki günlerde Akdeniz sularında nasıl bir drama sahne olacak? İnsani yardım galip gelecek mi, yoksa siyasi gerilimler mi ağır basacak? Cevabı hep birlikte göreceğiz.