Gazze'de durum gerçekten içler acısı. İsrail'in uyguladığı kısıtlamalar yüzünden insanlar adeta açlığa mahkum ediliyor. Son 24 saat içinde yaşananlar ise yürek burkuyor.
Yedi can daha... Evet, yedi kişi daha açlık yüzünden hayata veda etti. Bu rakamlar resmi, ama gerçekte durumun çok daha vahim olduğunu tahmin etmek zor değil.
Uluslararası Toplum Sessiz
BM ve diğer uluslararası kuruluşların raporları durumun kritik boyutlara ulaştığını defalarca vurguladı. Ancak somut adımlar bir türlü gelmiyor. Sanki dünya Gazze'de olup bitenlere karşı kulaklarını tıkamış durumda.
Yerel sağlık yetkilileri—ki onlar da imkansızlıklar içinde çalışıyor—durumun giderek kötüleştiğini belirtiyor. Özellikle çocuklar ve yaşlılar için riskin çok daha yüksek olduğunu söylüyorlar.
İnsani Yardım Girişleri Yetersiz
Mısır sınırından giriş yapmasına izin verilen sınırlı sayıdaki insani yardım konvoyları ise ihtiyacın çok çok altında kalıyor. Zaten giren yardımların da adil dağıtılmadığı yönünde ciddi iddialar var.
Şunu sormadan edemiyor insan: Modern dünyada, 21. yüzyılda, nasıl olur da insanlar açlıktan ölür? Bu kadar acımasız olunabilir mi?
Durum sadece açlıkla da sınırlı değil üstelik. Temiz suya erişim, ilaç, tıbbi malzeme... Neredeyse her şey yok denecek kadar az. Hastaneler jeneratörleri çalıştıracak yakıt bulamıyor. Ameliyatlar mum ışığında yapılıyor desek abartmış olmayız.
İsrail yetkilileri ise ambargonun güvenlik endişeleri nedeniyle uygulandığını iddia etmeyi sürdürüyor. Peki, ya insanlık? Güvenlik adına sivillerin, çocukların, masumların açlıktan ölmesi ne kadar meşru kılınabilir?
Gazze'de yaşananlar bir insanlık trajedisinden farksız. Dünya bu trajediye seyirci kalmaya devam ederken, ölüm sayısı her geçen gün artıyor. Acilen uluslararası toplumun anlamlı ve etkili bir adım atması gerekiyor. Yoksa önümüzdeki günlerde daha çok can kaybı yaşanacak gibi görünüyor.
