
Gazze'de devam eden insanlık trajedisi her geçen gün daha da derinleşiyor. İsrail'in süregelen saldırıları nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı inanılmaz bir rakama ulaştı: 64 bin 871.
Bu sayı sadece bir istatistik değil - her biri bir anne, baba, çocuk veya sevilen bir insan. Gerçekten üzücü.
Yaralı Sayısı Endişe Verici Boyutlarda
Yaralıların durumu ise daha da vahim. Resmi rakamlara göre 152 bin 700'ü aşkın insan çeşitli derecelerde yaralandı. Ve işin en kötü yanı, tıbbi malzeme eksikliği nedeniyle bu insanlara yeterli tedavi sağlanamıyor.
Hastaneler? Neredeyse işlevsiz. İlaçlar? Neredeyse tükenmiş durumda. Doktorlar? İnanılmaz koşullarda çalışıyorlar.
İnsani Durum Kritik Seviyede
BM yetkilileri durumu "insani felaket" olarak tanımlıyor ama bence bu tanım bile yetersiz kalıyor. Temiz su, gıda ve barınak erişimi neredeyse yok denecek kadar az.
Çocuklar... En çok onlar etkileniyor. Kaç çocuğun hayatını kaybettiğini tam olarak bilen var mı? Kimse bilmiyor. Kesinlikle korkunç.
Uluslararası toplumun tepkisi ise - maalesef - beklenen düzeyde değil. Bildiriler, açıklamalar, kınama mesajları... Peki ya somut adımlar? Cevap basit: yetersiz.
Gelecek Endişesi
Peki ya sonrası? Bu saldırılar durduğunda Gazze'yi ne bekliyor? Altyapı tamamen çökmüş durumda, ekonomi diye bir şey kalmamış, psikolojik travmalar ise nesiller boyu sürecek.
Belki de en acı olanı, dünyanın bu insanlık dramına seyirci kalması. Sosyal medyada paylaşılan gönderiler, birkaç hashtag... Gerçek çözüm için yeterli mi? Sanmıyorum.
Rakamlar soğuk ve sert: 64 bin 871 can. 152 bin 700 yaralı. Ve sayılar her geçen dakika artmaya devam ediyor.