
Gazze'de hava adeta kurşun gibi ağır. İsrail'in son saldırılarıyla birlikte bölgedeki insanlık dramı daha da derinleşmiş durumda. Sanki bir kâbusun içinde sıkışıp kalmış gibi hissediyor insan - ne uyanabiliyorsun ne de gerçekten uyuyabiliyorsun.
Ölüm artık sıradan bir haber değil, her an kapıyı çalabilecek bir misafir gibi. Çocukların gözlerindeki korkuyu tarif etmek kelimelerin gücünü aşıyor doğrusu. Onlar oyun oynamayı değil, hayatta kalmayı öğreniyorlar - acı bir ironi bu.
Hayatta Kalma Mücadelesi
İnsanlar temel ihtiyaçlarını bile karşılayamaz haldeler. Su, elektrik, ilaç... Bunlar artık lüks sayılıyor. Hastanelerin durumu içler acısı - doktorlar ellerinde bir şey kalmadan mücadele ediyorlar. Bir yerlerde bir çocuk ağlarken, diğer tarafta bir anne evinin enkazı altında kaybettiği ailesi için yas tutuyor.
Ve dünya? Dünya seyrediyor. Uluslararası toplumun bu sessizliği insanın içini acıtıyor. Sanki Gazze unutulmuş bir diyar, orada yaşayanlar da hayaletler gibi.
Bölgedeki Son Durum
Son saldırılarla birlikte ölü sayısı her geçen saat artıyor. Resmi rakamların bile gerçeği tam yansıtmadığını düşünüyorum - çünkü enkaz altında kalanlar, kayıplar var. Aileler sevdiklerinin cesetlerine bile ulaşamıyor bazı durumlarda.
- Evler, okullar, hastaneler - hiçbir şey güvende değil
- Çocuklar psikolojik travma içinde büyüyor
- Yaralılar için yeterli tıbbi malzeme yok
- İnsani yardım ulaşmıyor ya da çok sınırlı
Bu kadar acı nasıl normalleşebilir ki? İnsanın içinden haykırmak geliyor ama sesini kimse duymuyor. Gazze adeta dünyanın arka bahçesine atılmış bir çığlık gibi.
Uluslararası Tepkiler ve Sessizlik
Bazı ülkeler kınama mesajları yayınlıyor, bazıları ise tamamen sessiz. Ama bu mesajlar Gazze'deki insanlara ne kadar ulaşıyor? Onların acısını hafifletiyor mu? Sanmıyorum.
Belki de en acı olanı, bu durumun yeni olmaması. Yıllardır süren bir çile bu. İnsanlar doğdukları topraklarda mülteci gibi yaşıyorlar. Özgürlük onlar için sadece bir kelime, bir hayal.
Peki ne zaman bitecek bu? Kimse bilmiyor. Ama şunu söyleyebilirim: Gazze'nin çocukları büyüyor ve bu acıları hafızalarına kazıyorlar. Bu, gelecek için ne anlama geliyor acaba?
İnsanlık adına üzülüyorum doğrusu. Bir yerlerde bir çocuğun 'Neden?' sorusuna verecek cevabım yok. Belki de cevap yoktur, sadece suskunluk vardır.