
Dünya, Gazze'de yaşanan insani dramın boyutlarını anlamaya çalışırken, Birleşmiş Milletler'den çarpıcı bir açıklama geldi. BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA), bölgedeki çocuklar arasında akut yetersiz beslenmenin 'şimdiye kadar görülmemiş seviyelere' ulaştığını duyurdu. Adeta bir insanlık trajedisine dönüşen bu tablo, uluslararası toplumun acil müdahalesini zorunlu kılıyor.
Kıyamet Gibi Rakamlar
Veriler o kadar vahim ki, insanın içini acıtıyor. BM yetkilileri, Gazze'deki 5 yaş altı çocukların neredeyse üçte birinin şiddetli beslenme yetersizliğiyle karşı karşıya olduğunu belirtiyor. "Bu oranlar, dünyanın herhangi bir yerinde kaydedilen en yüksek seviyeler" diye ekliyorlar. Sanki modern zamanların en karanlık sayfalarından birini okuyor gibiyiz.
Durum o kadar kritik ki, bazı bölgelerde anne sütüyle beslenen bebeklerin bile yeterli besini alamadığı gözlemlenmiş. Annelerin kendileri yetersiz beslenirken, bebeklerine nasıl bakabileceklerini düşünmek bile yürek parçalayıcı.
Çadır Kentlerde Hayatta Kalma Mücadelesi
Rafah'taki geçici barınma alanlarında yaşayan ailelerin durumu ise içler acısı. "Çadırlarda yaşamak zorunda kalan çocuklar, günde belki bir öğün yemek bulabiliyor" diye anlatıyor bir BM çalışanı. Üstelik bu 'yemek' dedikleri genellikle birkaç hurma ve ekmek kırıntısından ibaret.
- 5 yaş altı çocukların %30'u akut yetersiz beslenme yaşıyor
- Anne sütüyle beslenen bebekler bile risk altında
- Gıda yardımları ihtiyacın çok altında kalıyor
- Temiz su ve tıbbi malzeme eksikliği durumu daha da kötüleştiriyor
BM yetkilileri, "Bu krizin boyutlarını anlatacak kelime bulmakta zorlanıyoruz" diyor. Haklılar da. Çünkü rakamlar bile durumun vahametini tam olarak yansıtmıyor. Çocukların gözlerindeki o boş bakışları, kemiklerinin sayıldığı bedenleri görmek gerekiyor belki de.
Uluslararası Toplum Nerede?
Peki, dünya bu insanlık dramına nasıl seyirci kalabiliyor? BM'nin çağrılarına rağmen, uluslararası yardımlar ihtiyacın çok altında. "Günde en az 500 kamyon gıda yardımı gerekirken, giren miktar bunun yarısını bile bulmuyor" diye yakınıyor bir insani yardım görevlisi.
Durum o kadar acil ki, BM yetkilileri "Her geçen gün daha fazla çocuğun hayatını kaybetme riski var" uyarısında bulunuyor. Sanki zaman hızla akıyor ve biz sadece izliyoruz. Belki de tarih bize bu anları sorgulayarak hatırlatacak: Ne yaptık, ne yapmadık diye...