Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) bugün paylaştığı veriler, Gazze Şeridi'nde yaşanan trajedinin boyutlarını bir kez daha tüm çıplaklığıyla ortaya koydu. Öyle ki, bölgede sadece bu yıl içinde yetersiz beslenme nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 206'ya ulaştı. Bu, her birinin önlenebilir olduğu düşünülünce, yüreği burkan bir insanlık ayıbından başka bir şey değil.
Rakamlar soğuk ve sert. Ama arkasında yatan gerçek daha da acımasız: Temel gıdaya, temiz suya erişim hâlâ bir lüks. Çocuklar, yaşlılar, hamile kadınlar... En kırılgan gruplar, bu korkunç kıskacın en ağır bedelini ödeyenler.
Uluslararası Toplum Nerede?
Peki, uluslararası toplum bu tablo karşısında ne yapıyor? Yardım kuruluşlarının çabaları takdire şayan elbette, fakat kalıcı bir çözüm için siyasi irade ve somut adımlar şart. BM ve diğer aktörlerin acilen harekete geçmesi gerekiyor – bu bir insanlık borcu artık.
Durum o kadar vahim ki, uzmanlar önümüzdeki aylarda bu sayının daha da artabileceği uyarısında bulunuyor. İnsani yardım koridorlarının güvence altına alınması, tıbbi malzeme ve gıda desteğinin kesintisiz sağlanması hayati önem taşıyor. Yoksa, kayıplarımız katlanarak devam edecek.
Bu, sadece Gazze'nin değil, hepimizin meselesi. Sessiz kalmak, seyirci kalmak olmaz.
