
Dünya, Gazze'de yaşananları konuşuyor. Evet, gerçekten de konuşması gerekiyor çünkü orada olanlar insanlık adına yüz karası.
Türkiye Dışişleri Bakanlığı'ndan gelen son açıklama, durumun vahametini bir kez daha tüm çıplaklığıyla ortaya koydu. Sanki birilerinin görmek istemediği acı bir gerçeğin altını çizercesine...
Uluslararası Toplum Nerede?
Dışişleri'nin belirttiğine göre, Gazze'deki insani durum giderek daha da kötüleşiyor. Temel ihtiyaçların karşılanamaması, açlık ve yoksulluk - insanlık tarihinin kara lekesi adeta.
Peki uluslararası toplum ne yapıyor? Bu sorunun cevabı maalesef içler acısı. Dünya liderleri bir yandan insan haklarından bahsedip diğer yandan bu trajediye seyirci kalıyor.
Rakamlar Değil, İnsan Hayatları
Bakanlık açıklamasında özellikle vurguluyor: Bu bir istatistik meselesi değil. Sayılardan ibaret değil yaşananlar. Her bir rakamın arkasında bir anne, bir çocuk, bir insan var.
Gazze'deki insanlar sadece açlıkla değil, aynı zamanda umutsuzlukla da mücadele ediyor. Ve bu umutsuzluk, belki de en acı olanı.
Dışişleri'nin çağrısı net: Acil insani yardım şart. Zamana karşı yarış var ve kaybeden taraf masum insanlar olmamalı.
Türkiye'nin Pozisyonu Net
Türkiye, bu kriz karşısında sessiz kalmadı, kalmayacak da. Dışişleri'nin açıklaması bunun bir göstergesi. Bölgedeki insani durumun düzeltilmesi için uluslararası alanda girişimlerini sürdürüyor.
Ancak şunu da eklemek gerek - tek başına Türkiye'nin çabaları yeterli değil. Bu, küresel bir sorumluluk gerektiriyor. Dünya, Gazze'de yaşananlara kayıtsız kalamaz.
Sonuç olarak, Dışişleri'nin bu açıklaması sadece bir uyarı değil, aynı zamanda bir çağrı. İnsanlık adına harekete geçme çağrısı. Umarım bu çağrı, duymak isteyen kulaklara ulaşır.