
Bazen bir çocuğun sesi, tüm dünyanın kulaklarını dikmesine yetebilir. Gazze’nin tozlu sokaklarında yaşayan küçük Rajab da işte o nadir çocuklardan biri. Onun hikayesi, sadece bir çocuğun mücadelesi değil, aynı zamanda bir direnişin simgesi haline geldi.
Rajab, henüz 10 yaşında olmasına rağmen yaşadıklarını anlatırken gözlerindeki kararlılık, büyüklerine bile parmak ısırtıyor. "Benim sesim duyulsun istiyorum" diyor, kelimeleri yüreğinize işliyor adeta. Peki, bu küçük kızın hikayesi neden bu kadar önemli?
Bir Çocuğun Gözünden Gazze
Rajab’ın anlattıkları, Gazze’deki hayatın acımasız gerçeklerini yansıtıyor. Elektriksiz geceler, susuz günler ve sürekli bir korku... Ama o, tüm bunlara rağmen umudunu kaybetmiyor. "Okuluma gitmek en büyük hayalim" diyen Rajab, eğitim hakkı için verdiği mücadeleyle herkesi kendine hayran bırakıyor.
Bir gün, okulunda düzenlenen bir etkinlikte şiir okuduğunda herkes donup kalmış. Öyle bir yürek varmış ki o küçücük bedende, dinleyenlerin gözleri dolmuş. İşte o an, Rajab’ın sesinin Gazze’nin sınırlarını aşacağı belli olmuş.
Dünya Artık Onu Dinliyor
Rajab’ın hikayesi sosyal medyada yayıldıkça, dünyanın dört bir yanından destek mesajları yağmaya başlamış. Uluslararası örgütler, bu cesur kızın sesine kulak vermiş ve onun için harekete geçmiş. Peki ya sonra? Rajab şimdi, tüm dünya çocukları adına konuşuyor.
"Biz çocukların da söz hakkı olmalı" diyen Rajab, Birleşmiş Milletler’de konuşma yapmak için hazırlıklara başlamış. Kim bilir, belki de gelecekte Rajab’ı dünya liderlerine seslenirken göreceğiz. O, artık sadece Gazze’nin değil, tüm dünya çocuklarının sesi olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.
Rajab’ın hikayesi bize şunu gösteriyor: Bir çocuğun hayalleri, tüm dünyayı değiştirecek güce sahip olabilir. Onun mücadelesi, hepimizin yüreğine dokunuyor ve bize umut veriyor. Sizce de Rajab gibi çocuklar, dünyanın geleceği için bir ışık değil mi?