Son dönemde yaşananlar, toplumun kanayan yarası haline gelen bir gerçeği bir kez daha gözler önüne serdi. Rant hırsıyla gözü dönenler, emellerine ulaşamayınca hedef olarak cemevlerini seçiyor. Adeta bir kâbus gibi çöken bu saldırılar, sadece binalara değil, toplumsal dokumuza da zarar veriyor.
Olayların tırmanışı öyle bir noktaya geldi ki, artık "kaza" veya "istemsiz" gibi bahanelerin arkasına sığınmak mümkün değil. Gece yarısı aniden alevlenen yangınlar, duvarlara yazılan nefret söylemleri, camların kırılması... Hepsi birer tesadüf mü gerçekten?
Arka Plandaki Kirli Oyunlar
Bölge sakinlerinin anlattıkları, durumun vahametini gözler önüne seriyor. "Daha önce defalarca tehdit edildik" diyen bir cemevi görevlisi, sesi titreyerek ekliyor: "Bu topraklarda yüzyıllardır birlikte yaşadık. Şimdi birileri bizi birbirimize düşürmek istiyor."
Uzmanlara göre bu saldırıların altında yatan nedenlerden biri de, bazı kesimlerin maddi çıkarları. Özellikle değerli arsalara göz dikenler, cemevlerini hedef alarak bölgedeki demografik yapıyı değiştirmeye çalışıyor olabilir.
- Son 6 ayda 12 farklı ilde cemevi saldırısı kayıtlara geçti
- Olayların %80'i rant projelerinin yoğun olduğu bölgelerde gerçekleşti
- Saldırıların çoğu hafta sonları ve gece saatlerinde meydana geldi
Yetkililer Ne Diyor?
Konuyla ilgili açıklama yapan bir yetkili, "Olayları kınıyoruz" demekle yetinirken, diğer taraftan somut adımların atılmadığı gözleniyor. Vatandaşlar ise sadece kınama açıklamalarıyla yetinilmesini "yetersiz" buluyor.
"Artık lafla değil, icraat istiyoruz" diyen bir Alevi derneği başkanı, sözlerine şöyle devam ediyor: "Biz bu ülkenin asli unsurlarıyız. Kimse bizi ikinci sınıf vatandaş muamelesi yapamaz."
Durumun ciddiyeti ortadayken, yetkililerin daha etkili önlemler alması gerektiği aşikâr. Aksi takdirde, toplumun farklı kesimleri arasındaki gerginliğin tırmanması kaçınılmaz görünüyor.
