Ortadoğu'da kan durmak bilmiyor. Gazze'de yaşanan insanlık dramı her geçen gün yeni bir boyut kazanırken, şimdi de çarpıcı bir engelleme haberi geliyor. İsrail'in, esir alınan Filistinlilerin cenazelerinin tespit çalışmalarını sistematik şekilde engellediği iddiaları uluslararası toplumda şok etkisi yarattı.
Düşünsenize - sevdiklerinize ne olduğunu bilememek... Kayıp yakınlarının çektiği acıyı tahmin etmek gerçekten zor. İsrail yetkililerinin bu konuda adeta taş kesildiği söyleniyor. Aileler, en temel insani hak olan yakınlarının akıbetini öğrenme hakkından mahrum bırakılıyor.
Uluslararası Tepkiler Büyüyor
Bu insanlık dışı uygulamaya karşı uluslararası camiada ciddi tepkiler oluşmaya başladı. Birleşmiş Milletler yetkilileri, 'bu durumun uluslararası hukukun açık ihlali olduğunu' belirterek İsrail'i derhal bu uygulamadan vazgeçmeye çağırdı. Ancak görünen o ki Tel Aviv yönetimi bu çağrılara kulak tıkama konusunda kararlı.
İşin ilginç tarafı, İsrail'in resmi açıklamalarıyla gerçekler arasında uçurumlar olması. Bir yanda 'insani çabaları destekledik' retoriği, diğer yanda sahada yaşanan acı gerçekler. Bu ikilem, bölgedeki güven sorununu daha da derinleştiriyor.
Aileler Çaresiz
Gazze'de yüzlerce aile, kayıp yakınlarının izini sürmeye çalışıyor. Kimi günlerce hastane kapılarında bekliyor, kimi yetkililerin kapısını aşındırıyor. Fakat sonuç hep aynı: Belirsizlik ve umutsuzluk. İnsan hakları örgütlerinin bölgeye erişiminin kısıtlanması da durumu daha da içinden çıkılmaz hale getiriyor.
Bazı gözlemciler, İsrail'in bu tutumunun stratejik bir hamle olabileceğini düşünüyor. Cenazelerin tespit edilmesi, olası savaş suçu iddialarını güçlendirebilir çünkü. Tabii bu sadece bir teori - gerçek niyetleri ancak zaman gösterecek.
Sonuç olarak, insani kriz katlanarak büyüyor. Uluslararası toplumun sadece sözde kalan tepkileri yetmiyor artık. Somut adımlar atılmazsa, Gazze'deki insanlık dramının boyutlarını tam olarak anlamamız belki de hiç mümkün olmayacak. Bu trajedi, tarih sayfalarında kara bir leke olarak kalacak gibi görünüyor.
