Bir kez daha kan gövdeyi götürdü. İsrail'in son hamlesi, masum sivillerin hayatını kararttı. Gözlerini kırpmadan ateş açan İsrail güçleri, çocukların ve kadınların üzerine bomba yağdırdı. Sanki bir kâbusun içindeyiz, ama bu gerçek.
Ortadoğu'nun kanayan yarası durulmak bilmiyor. Her seferinde yeni bir bahane, yeni bir şiddet sarmalı. Bu kez de 'güvenlik' adı altında, insanlık dışı bir katliam gerçekleştirildi. Dünya ise seyretmekle yetiniyor.
Uluslararası Tepkiler Yetersiz Kaldı
BM'nin açıklamaları, diplomatik nezaketin ötesine geçemedi. Sanki birileri, bu vahşeti görmezden gelmek için özel çaba sarf ediyor. Oysa çocuklar ölüyor, anneler ağlıyor, evler yıkılıyor.
Bölgeden gelen son dakika haberlere göre, hastaneler bile hedef alındı. Yaralıların tedavi edildiği merkezlerin vurulması, insanlık tarihinde kara bir leke olarak kalacak. Peki, bu kadar açık bir insanlık suçuna kim dur diyecek?
Bölge Halkı Yine Yalnız Bırakıldı
Yerel kaynaklar, saldırıların hâlâ devam ettiğini bildiriyor. İnsanlar, en temel ihtiyaçlarını bile karşılayamaz haldeler. Su, gıda, ilaç... Hepsi birer hayal oldu. Dünya ise sosyal medyada paylaşılan görüntülerle yetiniyor.
Belki de en acı olan, bu katliamların 'olağan' hale gelmesi. Her gün yeni bir facia, her gün yeni bir gözyaşı. İnsanlık olarak nereye gidiyoruz?
