
Dünya, adeta nefesini tutmuş bekliyordu. Sonunda, insanlığın sesi galip geldi. Uluslararası toplum, İsrail'in politikalarına karşı tarihi bir duruş sergiledi. Bu, sadece bir oylama değil, aynı zamanda vicdanın zaferiydi.
Birleşmiş Milletler'de yaşananlar, insan hakları savunucularını gözyaşlarına boğdu. Kimileri için bu, on yıllardır süren mücadelenin meyvesiydi. "Artık kimse 'duymadık' diyemeyecek" diye fısıldıyordu bir diplomat, salonun loş koridorlarında.
Tarihi An: Oylama Sonucu Şaşırttı
Sandıklar açıldığında, beklenenin ötesinde bir sonuçla karşılaşıldı. 120'ye yakın ülke, İsrail'i kınayan karara 'evet' dedi. Peki ya ABD? Her zamanki gibi yalnız kaldılar - tıpkı bir çocuğun inatlaşması gibi, gerçekleri görmeyi reddederek.
Oylama sonrası salondaki atmosfer tarifsizdi. Bazı delegeler birbirine sarılırken, diğerleri bu anı ölümsüzleştirmek için telefonlarına sarıldı. "Bu gece uyuyamayacağım" diyordu bir Afrika delegesi, gözlerindeki parıltıyla.
Arka Planda Neler Yaşandı?
- Son 72 saatte yoğun diplomatik trafik yaşandı
- En az 15 ülke son dakikada pozisyon değiştirdi
- İsrail heyeti, oylama öncesi son bir hamle yapmaya çalıştı ama nafile
Uzmanlara göre bu karar, uluslararası hukukta bir dönüm noktası. "Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak" diye ekliyorlar. Peki ya sizce? Bu karar gerçekten bir şeyleri değiştirebilecek mi?
Ortadoğu'da barış için umutlar yeniden canlanırken, insanlık tarihine not düşüldü: Vicdan, her zaman en güçlü silahtır.