Ortadoğu'nun kanayan yarası Gazze'ye doğru yola çıkan Sumud Filosu, daha ilk günden suları karıştırmayı başardı. İsrail güçlerinin uluslararası sularda yaptığı müdahale ise bardağı taşıran son damla oldu adeta.
Tam 37 Türk vatandaşı -evet, yanlış duymadınız- şu an İsrail'in elinde. İnsani yardım götürmek için yola çıkan bu cesur yüreklerin başına gelenler, Mavi Marmara'nın acı anılarını tekrar canlandırdı.
Peki Kimdi Bu İsimler?
Filonun içinde sivil toplum kuruluşlarından tanıdık simalar vardı. İnsan Hakları ve Dayanışma Derneği başta olmak üzere, birçok farklı örgütten aktivist bu tarihi yolculuğa katılmıştı. Gazze'ye ulaşmak için yola çıkan gemide doktorlar, avukatlar, akademisyenler ve sıradan vatandaşlar yan yanaydı.
İşin ilginç yanı, filonun sadece Türkiye'den değil, onlarca ülkeden aktivisti taşıyor olmasıydı. Ancak İsrail'in özellikle Türk vatandaşlarına yönelik bu tutumu, diplomasi zemininde yeni bir krizi tetikleyebilir gibi görünüyor.
Mavi Marmara'nın Hayaletleri
2010'daki o korkunç olayları hatırlayanlar için durum içler acısı gerçekten. O zaman da 'insani yardım' diye yola çıkmışlardı, tıpkı şimdiki gibi. Ve yine aynı oyun sahneleniyor adeta.
Dışişleri Bakanlığımız konuya müdahil olmuş durumda. Resmi açıklamalarda 'durumun yakından takip edildiği' vurgulanıyor ama sizce de işler biraz fazla mı uzuyor? 37 vatandaşımızın güvenliği söz konusu sonuçta.
İsrail tarafı ise bildiğiniz gerekçeleri sıralıyor: 'Güvenlik tehdidi', 'terör bağlantıları' falan filan... Oysa gemide sadece tıbbi malzeme ve gıda yardımı olduğu defalarca vurgulandı.
Sessiz Çığlık
Gazze'deki insanların yaşadığı trajedi ortadayken, bu tür insani girişimlere engel olmak ne kadar etik? Cevabı herkesin kendi vicdanında aslında.
Aileler sabırsızlıkla haber bekliyor. Sosyal medyada #SumudFilosu etiketiyle başlatılan dayanışma kampanyası ise giderek büyüyor. Belki de en acı olan, dünyanın bu sessiz çığlığa kulak tıkaması.
Gelişmeler anbean takip ediliyor. Umarım bu satırları okurken tüm tutuklular serbest bırakılmış ve evlerine dönmüşlerdir. Çünkü insani yardım suç değil, vicdan borcudur sonuçta.