Sumud Filosu Aktivisti: 'Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Teşekkür Borçluyuz'
Sumud Filosu'ndan Erdoğan'a Duygusal Teşekkür

Odaya girdiklerinde yüzlerindeki ifade her şeyi anlatıyordu adeta. Yolun yorgunluğu, mücadelenin ağırlığı ama bir o kadar da umut ışığı taşıyorlardı gözlerinde. Sumud Filosu'nun yılmaz aktivistleri, uzun ve zorlu bir yolculuğun ardından nihayet hedeflerine ulaşmışlardı.

Buluşma anı ise kelimenin tam anlamıyla duygusal bir şölene dönüştü. İnsanın içini ısıtan, gözlerin dolmasına sebep olan o anlardan biriydi yaşanan. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ofisinde gerçekleşen bu özel görüşmede, aktivistler yüreklerindeki minnet duygusunu dile getirmekte zorlandılar bazen. Kelimeler yetmiyordu sanki hissettiklerini anlatmaya.

Zorlu Yolculuğun Ardından Gelen Buluşma

Hatırlarsınız belki, Sumud Filosu geçtiğimiz günlerde Türkiye'ye ulaşmıştı. Mısır'ın El Ariş limanından yola çıkan ve tam 18 saat süren zorlu bir deniz yolculuğunun ardından Haydarpaşa Limanı'na demir atmışlardı. Yorgunlukları yüzlerinden okunuyordu ama bir amaç uğruna yola çıkan insanların o karakteristik kararlılığı da gözlerinden okunuyordu açıkça.

Grup sözcüsü konuşurken sesi titriyordu ara sıra. "Sayın Cumhurbaşkanımızın Gazze'ye yönelik insani yardım çabaları için şahsım ve tüm aktivist arkadaşlarım adına teşekkürlerimizi sunmak istiyoruz" dedi. Cümleler arasında derin bir nefes aldı, devam etmeden önce. "Bu zorlu süreçte gösterdiği liderlik ve insani duruş için minnettarız."

İnsani Yardımın Önemi

Gazze'ye ulaştırmayı planladıkları insani yardım malzemelerinden bahsederken, her bir aktivistin yüzündeki ifade değişiyordu. Gıda malzemeleri, tıbbi ekipmanlar, temel ihtiyaç ürünleri... Liste uzayıp gidiyordu. Aslında her biri, umut taşıyordu o topraklara. Bir nebze olsun acıyı dindirebilmek, bir çocuğun yüzünü güldürebilmek için.

Konuşmalar ilerledikçe, odadaki duygusal atmosfer daha da yoğunlaşıyordu. Kimi zaman gözler doluyor, kimi zaman yürekler sıkışıyordu. İnsan olmanın, insan kalabilmenin ağırlığı hissediliyordu her kelimede.

Türkiye'nin Desteği: Bir Liman Gibi

Türkiye'nin bu süreçteki rolünden bahsederken aktivistlerin ses tonlarındaki o samimi vurgu her şeyi anlatıyordu aslında. "Türkiye, bu zorlu yolculukta bizim için bir liman oldu" diyordu bir aktivist. "Sadece fiziki anlamda değil, manevi anlamda da sığındığımız bir liman."

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın uluslararası arenada Filistin davasına verdiği desteğin altını çizerken, her aktivistin yüzündeki o minnet ifadesi görülmeye değerdi. Bu, sıradan bir diplomatik destek değildi çünkü. İnsani bir duruştu, mazlumun yanında olmanın gereğiydi.

Görüşmenin sonlarına doğru, odada hissettiklerimi tarif etmem gerekirse... Sanırım 'umut' en doğru kelime olurdu. Evet, zorluklar vardı. Evet, yol uzun ve yorucuydu. Ama orada, o odada, insanlığın iyiliği için mücadele eden insanların varlığı insana umut veriyordu.

Sumud Filosu aktivistleri ayrılırken, arkalarında sadece teşekkürlerini değil, bir insanlık dersi de bırakıyorlardı aslında. Zor zamanlarda yan yana durmanın, dayanışmanın, insan olmanın ne demek olduğunu hatırlatıyorlardı hepimize.