TBMM'den Çarpıcı Rapor: 13 Yaş Altına Akıllı Telefon Yasağı Geliyor
13 Yaş Altına Akıllı Telefon Yasağı Önerisi

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Akran Zorbalığı Alt Komisyonu'nun hazırladığı ön rapor, ülkemizdeki çocuk ve gençlerin dijital risklerle karşı karşıya kaldığını ortaya koydu. Raporda, siber zorbalığın çocukların mahremiyetini ciddi şekilde tehdit ettiği belirtilirken, 13 yaş altı çocuklara akıllı telefon yasağı getirilmesi önerisi dikkat çekti.

Siber Zorbalıkta Ürküten Tablo

2021-2023 yılları arasında gerçekleştirilen kapsamlı araştırmanın sonuçları endişe verici boyutları gözler önüne serdi. Türkiye'de çocuk ve ergenlerin dörtte birinin son beş yıl içinde en az bir kez siber zorbalık yaptığı tespit edildi. Lise öğrencileri arasında yapılan ankette ise öğrencilerin yüzde 16'sı son bir yıl içinde elektronik zorbalığa maruz kaldığını ifade etti.

Cinsiyet bazında yapılan incelemede, kız öğrencilerin yüzde 20'sinin siber zorbalık mağduru olduğu görülürken, bu oran erkek öğrencilerde yüzde 11 olarak kayıtlara geçti. Araştırmanın kapsamı 81 ilde 10 bin 475 öğrenci ve aynı sayıda ebeveynin katılımıyla genişletilerek güvenilir veriler elde edildi.

Dijital Okuryazarlık Eksikliği

Çalışmanın ortaya koyduğu bir diğer önemli bulgu ise çocukların internet güvenliği konusunda yeterli becerilere sahip olmaması oldu. Özellikle istenmeyen e-postalar, pop-up reklamlar ve yasadışı içerikleri engelleme konusunda çocukların zayıf kaldığı gözlemlendi.

Çocukların karşılaştıkları dijital sorunlarda en çok annelerine veya arkadaşlarına başvurdukları, öğretmenlerden yardım alma oranının ise oldukça düşük seviyelerde kaldığı tespit edildi. Bu durum, eğitim sisteminde dijital okuryazarlık eğitimlerinin yaygınlaştırılması gerektiğini bir kez daha gösterdi.

BTK'nın Farkındalık Çalışmaları

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK), siber zorbalıkla mücadele kapsamında önemli çalışmalar yürütüyor. 2024 yılında ülke genelinde düzenlenen 120 eğitimle yaklaşık 23 bin öğrenci, öğretmen ve ebeveyne ulaşıldı. 2017 yılından bu yana ise 1.300'den fazla eğitimde 210 bin kişiye dijital okuryazarlık eğitimi verildi.

BTK uzmanları tarafından gerçekleştirilen eğitimlerde; kişisel verilerin korunması, internet ve mahremiyet, siber zorbalık, sosyal medya kullanımı, dijital oyunlar ve teknoloji bağımlılığı gibi konular ele alınıyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı işbirliğiyle düzenlenen Dijital Şiddet ve Siber Zorbalık Seminerleri de bu kapsamdaki çalışmalar arasında yer alıyor.

Komisyondan Radikal Öneriler

TBMM Akran Zorbalığı Alt Komisyonu ön raporunda, Avrupa ülkelerinde uygulanan 13 yaş altı akıllı telefon yasağının Türkiye'de de tartışmaya açılması gerektiği vurgulandı. Raporda, dijital zorbalığın sadece akranlar tarafından değil, sistemler, reklamlar ve içerik dayatmalarıyla da gerçekleşebileceği belirtildi.

Komisyonun diğer önerileri arasında şunlar yer aldı:

  • Ailelerin dijital okuryazarlık konusunda güçlendirilmesi
  • Dijital okuryazarlık eğitimlerinin okul öncesi döneme çekilmesi
  • Güvenli şifre kullanımı ve temel dijital güvenlik bilgilerinin öğretilmesi
  • Siber zorbalığa karşı güçlü hukuki düzenlemelerin hayata geçirilmesi
  • Zorbalığa maruz kalan çocuklar için akran destek gruplarının oluşturulması

Dijital dostluk günü gibi olumlu sosyal etkinliklerle grup dayanışmasının artırılmasının önemine dikkat çekilen raporda, çocuklara duygusal destek sağlanması ve güvenli iletişim ortamlarının oluşturulması gerektiği ifade edildi.

Siber Zorbalık Nedir?

Siber zorbalık, dijital teknolojiler kullanılarak gerçekleştirilen bir zorbalık türü olarak tanımlanıyor. Bu zorbalık türünde, zorbalık yapan kişiler anonim kalabiliyor ve kimliklerini gizleyebiliyor. Etkilerinin hızlı bir şekilde geniş kitlelere ulaşabilmesi nedeniyle siber zorbalık, diğer zorbalık türlerine göre daha büyük mağduriyetlere yol açabiliyor.

Siber zorbalık iki ana başlıkta inceleniyor:

Teknolojik zorbalık: Kimlik hırsızlığı, şifre ele geçirme, banka bilgilerinin çalınması, elektronik cihazlara virüs gönderilmesi gibi teknoloji tabanlı saldırıları kapsıyor.

İletişimsel zorbalık: Kişisel bilgilerin tehdit amaçlı yayınlanması, hakaret, tehdit, şantaj, sosyal medya linçleri ve itibar suikastları gibi davranışları içeriyor.

Siber zorbalığın çocuklar üzerinde sosyal, duygusal ve fiziksel açıdan yıkıcı sonuçları bulunuyor. Mağdur çocuklarda iletişim kaybı, okul başarısında düşüş, depresyon, kaygı bozuklukları ve okula gitmek istememe gibi belirtiler gözlemlenebiliyor.