TBMM Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, İmralı Adası'nda gerçekleştirilen tarihi görüşmenin tutanaklarını ilk kez kamuoyu ile paylaştı. 21 Kasım 2025 tarihinde yapılan görüşmenin 16 sayfalık tutanağının 5 sayfalık özeti komisyonda okundu. Tutanaklarda, Abdullah Öcalan'ın verdiği sözlerin arkasında olduğunu ve PKK'nın silah bırakarak feshedilmesi gerektiğini vurguladığı belirtildi.
Öcalan'dan Kritik Mesajlar
Tutanak özeti, TBMM Genel Sekreter Yardımcısı Ahmet Bozkurt tarafından okundu. Metinde, Öcalan'ın 'federasyon, ayrı devlet, özerklik' gibi taleplerinin bulunmadığını açıkça ifade ettiği kaydedildi. Öcalan, "Evet öyle" diyerek bu konudaki soruyu onayladı.
Öcalan'ın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye süreçte gösterdikleri cesaret için şükranlarını ilettiği aktarıldı. Ayrıca, Bahçeli'nin hatırlattığı "Ben devlete hizmet etmeye hazırım" sözünü tekrarlayarak, koşullar elverdiği takdirde bu sözünün arkasında olduğunu bildirdi.
"PKK'nın Tüm Bileşenleri Silah Bırakmalı"
Abdullah Öcalan, 27 Şubat 2025 tarihli çağrısına atıfta bulunarak, silahlı yöntemden ayrıldığını ve siyasi yöntemi benimsediğini söyledi. PKK'nın tüm bileşenlerinin örgütsel varlıklarını dağıtması ve silahlarını bırakması çağrısının toplumda iyi karşılandığını belirtti.
Komisyon üyelerinin, PKK'nın Irak'tan çektiği güçleri Suriye'ye gönderdiği yönündeki gözlemlerini ilettiği bölümde ise Öcalan, yalnızca fiziki silahların değil, "zihinsel olarak da silahların bırakılması gerektiğini" vurguladı.
Suriye ve Gelecek Adımlar
Suriye konusunda soruları yanıtlayan Öcalan, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile 10 Mart'ta yapılan 8 maddelik anlaşmayı esas aldıklarını söyledi. Suriye için üniter yapı ve yerel demokrasi benimsediğini, savunma gücü olmayacağını, asayiş kapsamında polis benzeri güçlerin olabileceğini ifade etti. Ayrıca, bölgedeki İsrail hamlelerine karşı dikkatli olunması gerektiği uyarısında bulundu.
Öcalan, kendisine yakın isimlerden biri olarak nitelendirdiği Ferhat Abdi Şahin (Mazlum Abdi) ile ilgili soruya, "kendisine bağlı olduğunu" söyleyerek yanıt verdi.
Tarihsel Süreç ve Şehit Aileleri
Tutanaklarda, Öcalan'ın reel sosyalizm düşüncesini 1995'ten beri terk ettiğini, normalde PKK'yı 1993'te feshetmesi gerektiğini ancak her seferinde bir elin bu girişimi sabote ettiğini söylediği de yer aldı. Bu süreci "darbe mekaniği" olarak tanımladı.
Şehit ailelerinin avukatlığını yapmış olan MHP'li Feti Yıldız'ın hatırlatması üzerine Öcalan, her asker kaybının kendisi için bir trajedi olduğunu, asla sevinmediğini ve TUSAŞ eylemine üzüldüğünü belirtti. Yıldız ise, şehit haberleri geldiğinde dahi kimsenin bir Kürt komşusunun camını kırmadığını, bu acılara rağmen Türk-Kürt düşmanlığının oluşmadığını vurguladı.
Komisyon toplantısında, tutanağın okunmasının ardından değerlendirmeler, notlar ve itirazlar toplandı. Sürecin bir sonraki aşamasında, ilgili kurumlardan gelecek teknik raporların ve olası bir temas takviminin masaya yatırılması bekleniyor.
