AK Parti'den Özel'in Sözlerine Sert Tepki: 'Yassıada Zihniyeti Hâlâ Dipdiri!'
AK Parti'den Özel'in Sözlerine Sert Tepki

Ne diyorduk? Demokrasi havarisi kesilenlerin aslında neye hizmet ettiğini gösteren yeni bir örnek daha. AK Parti Genel Sekreteri Yardımcısı Mustafa İnan, bugünkü açıklamasında adeta siyasi bir bomba patlattı.

CHP Grup Başkanvekili Ömer Faruk Özel'in o meşhur "Yassıada" çıkışına verdiği yanıt, aslında Türk siyasetinin kronik bir hastalığını bir kez daha gözler önüne serdi. İnan'ın sözleri öyle sıradan bir tepki değildi, tarihin derinliklerinden gelen bir uyarı gibiydi.

Tarihin Kara Lekesi Yeniden Canlandı

Şöyle bir düşünün: 1960'lardaki o karanlık günler... Demokrat Parti milletvekillerinin, bürokratlarının yargılandığı, adaletin katledildiği günler. İşte o zihniyet -inanmak güç ama- hâlâ aramızda dolaşıyor.

Mustafa İnan'ın da altını çizdiği gibi, "Yassıada zihniyeti hâlâ dipdiri." Bu sadece bir metafor değil, maalesef somut bir gerçek. Muhalefetin dilinden düşürmediği o demokrasi söylemlerinin arkasında, aslında ne tür bir zihniyetin yattığını görüyoruz.

Demokrasi Maskesi Altında Saklanan Gerçekler

AK Parti sözcüsünün tepkisi, siyasi tarihimizin en acı sayfalarından birine yapılan göndermenin ne denli tehlikeli olduğunu ortaya koyuyor. Özel'in sözlerini "demokratik teamüllere ve siyasi ahlaka aykırı" bulan İnan, aslında hepimizin içinde bir yerde hissettiği rahatsızlığı dile getiriyor.

Düşünsenize, muhalefetin en üst kademesinden gelen bu tür ifadeler, demokrasi kültürümüzün ne kadar kırılgan olduğunu bir kez daha hatırlatıyor. Sanki bazıları için demokrasi sadece kendi iktidarlarına hizmet ettiği sürece geçerli.

İnan'ın vurguladığı gibi, bu zihniyetin hâlâ canlı olması gerçekten üzücü. Ama daha da üzücü olan, bunun normalleştirilmeye çalışılması.

Siyasette Ahlak ve Teamül Meselesi

Bu olay aslında daha büyük bir soruna işaret ediyor: Siyasette ahlak ve teamül erozyonu. İnan'ın da belirttiği gibi, bazı çevreler demokratik görünümlü olmanın ötesine geçemiyor. İşlerine gelmeyince hemen eski alışkanlıklarına dönüveriyorlar.

Peki ya çözüm? Belki de en başa dönmekte fayda var. Siyaseti bir kavga alanı değil, ülkenin geleceği için fikir üretme platformu olarak görmekle başlamalı her şey.

AK Parti sözcüsünün bu çıkışı, aslında tüm siyasi aktörlere bir mesaj niteliğinde: Geçmişin hatalarından ders almalı, demokrasiyi gerçekten içselleştirmeliyiz.

Sonuçta, Yassıada gibi karanlık bir dönemi hatırlatan söylemler, kimden gelirse gelsin, kabul edilemez. Bu ülkenin demokrasi serüveninde yaşadığı acılar, asla unutulmamalı ve tekrarlanmamalı.