İBB'deki Yolsuzluk İddianamesi Tamamlandı: 402 Şüpheli, 3900 Sayfa
İBB Yolsuzluk İddianamesi: 402 Şüpheli, 3900 Sayfa

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ndeki (İBB) yolsuzluk iddiaları ve Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun "suç örgütü kurmak"la suçlandığı kapsamlı soruşturma dosyasını tamamlayarak iddianame hazırladı.

Devasa İddianame: 402 Şüpheli ve 143 Eylem

Toplam 402 şüpheli ve 143 ayrı eylemin yer aldığı iddianame yaklaşık 3 bin 900 sayfadan oluşuyor. Bu kapsamlı belge, İBB'deki yolsuzluk iddialarının boyutlarını gözler önüne sererken, Cumhuriyet Halk Partisi'ne (CHP) yönelik ciddi suçlamalar içeriyor.

CHP'ye Ağır Suçlamalar: Suç Gelirleriyle Finansman

İddianamenin en çarpıcı bölümlerinden biri, Cumhuriyet Halk Partisi'nin faaliyetlerinin Anayasa ve Siyasi Partiler Kanunu kapsamında "suç gelirleriyle finanse edildiği" iddiası oldu. Metinde, parti malvarlığının yasadışı kaynaklarla desteklenmesinin demokratik düzenle bağdaşmayacağı vurgulanarak, bunun "siyasi yaşamın meşruiyetini zedeleyen ağır fiillerden biri" olduğu belirtildi.

İddianamede yer alan diğer önemli suçlamalar şunları içeriyor:

  • Kamu kaynaklarının seçim çalışmaları için usulsüz şekilde kullanılması
  • Suçtan elde edildiği değerlendirilen gelirlerin parti yönetimine aktarılması
  • Seçmen kütüklerine ve kişisel verilere hukuka aykırı erişilerek seçim manipülasyonu yapılması
  • Bu süreçlerin sistematik biçimde İstanbul İl Örgütü tarafından yürütülmesi

CHP'nin Kapatılma Tehlikesi

Bu tespitler doğrultusunda iddianamede, CHP'nin Anayasa'nın 68. ve 69. maddeleri ile Siyasi Partiler Kanunu'nun 101 ve devamı maddeleri kapsamında değerlendirilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na bildirim yapıldığı ifade edildi.

İddianamede yer alan ifadelere göre, Anayasa Mahkemesi'nin partinin kapatılması veya devlet yardımından mahrum bırakılması yaptırımını uygulayabileceği öngörülüyor. Savcılık, dosyadaki bulguların "partinin kapatılması veya hazine yardımından mahrum bırakılmasına kadar uzanan yaptırımların" değerlendirilmesi için gerekli bildirimi yaptığını açıkça ortaya koydu.

Bu gelişme, Türkiye siyasi tarihinin en kapsamlı yolsuzluk soruşturmalarından birinin hukuki süreçte yeni bir aşamaya geçtiğini gösterirken, ana muhalefet partisi CHP'nin geleceği açısından da tarihi öneme sahip sonuçlar doğurabilecek bir süreci başlatmış oldu.