Ankara'nın puslu siyaset koridorlarında, CHP'den yükselen sesler giderek daha da yüksek perdeden çınlıyor. Partinin üst düzey yöneticileri arasındaki gerilim, artık saklanamayacak kadar göz önüne serilmiş durumda.
Kim ne derse desin, bu durum sıradan bir siyasi anlaşmazlıktan çok daha fazlası. İçeriden bir ismin deyimiyle, parti adeta "kişisel husumetlerin örümcek ağına" dönüşmüş durumda. Her köşe başında farklı bir gerilim hattı, her koridorda yeni bir çekişme...
İç Hesaplaşmalar Gölgesinde Bir Parti
Olay örgüsü sandığınızdan daha karmaşık. Bir yanda deneyimli siyasetçiler, diğer yanda yükselen yıldızlar - ve ortada giderek büyüyen bir güven bunalımı. Parti meclisi toplantıları artık satranç turnuvalarına dönmüş durumda; her hamle önceden hesaplanıyor, her söz arka planda yankılanıyor.
Düşünün bir kere: aynı masada oturan insanlar birbirlerine güvenmiyorlar. Bu kadar basit. Ortak hedefler unutulmuş, kişisel hırslar ön plana çıkmış durumda. Sanki herkes kendi küçük krallığını korumaya çalışıyor gibi.
İletişim Kopukluğu ve Sonuçları
En vahim olanı ise iletişimin tamamen kopma noktasına gelmesi. Kararlar koordinasyonsuz alınıyor, açıklamalar birbiriyle çelişiyor. Halka tek bir mesaj veremeyen bir muhalefet partisi - bu kabul edilebilir mi sizce?
- Yönetim kademesinde derin bir koordinasyon eksikliği
- Karar alma mekanizmalarının tıkanması
- Kurumsal hafızanın zayıflaması
- Tabanda oluşan hayal kırıklığı
Ve bütün bunlar olurken, dışarıdan bakınca parti sanki normal işliyormuş gibi görünüyor. Ama içeride durum hiç de öyle değil - inanın bana.
Gelecek Endişesi Büyüyor
Peki ya sonrası? Bu gidişat partiyi nereye götürür? Siyaset gözlemcileri, eğer bu iç çekişmeler devam ederse CHP'nin ciddi bir kimlik kriziyle karşı karşıya kalabileceğini düşünüyor. Muhalefet etmek bir yana, kendi içinde bile ortak bir dil bulamayan bir partinin siyasette etkili olması mümkün mü?
Belki de en acı olan, bu durumun sadece yöneticilerle sınırlı kalmayıp tabana da yansıması. Partililer arasında oluşan kamplaşmalar, uzun vadede onarılmaz yaralar açabilir. Nitekim bazı eski parti üyeleri, "Bu gidişle gemiyi terk etmek zorunda kalacağız" diye fısıldıyor kulislerde.
Sonuç olarak, CHP ciddi bir yol ayrımında. Ya bu iç çekişmelerden bir an önce kurtulup toparlanacak ya da siyasi arenadaki etkisini giderek kaybedecek. Seçim sandığında halkın vereceği karar, bu iç hesaplaşmanın da nihai sonucu olacak gibi görünüyor.