
Ankara'nın politik havası yine elektrik dolu. CHP genel merkezinde hummalı bir hareketlilik var – ama bu seferki sıradan günlük telaştan çok daha farklı.
Kemal Kılıçdaroğlu'nun 15 Eylül'deki olası kurultay planları, parti koridorlarında fısıltı gazetesinin ana gündem maddesi haline geldi. Kimileri bu hamleyi "erken bir sürpriz" olarak yorumlarken, bazılarıysa kaşlarını fazlasıyla kaldırmış durumda.
İçerideki Dalganın Boyutu Ne?
Parti içindeki muhalif sesler – ki sayıları azımsanmayacak kadar – bu tarihin neden bu kadar erkene çekilmek istendiğini sorguluyor. "Neden şimdi?" sorusu, özellikle belediye başkanları ve bazı milletvekilleri arasında yankı buluyor.
Bir grup delegeden gelen baskı ise işin diğer tarafı. Onlar daha erken bir kurultay için ısrar ediyor, adeta "beklemenin anlamı yok" diye haykırıyorlar. Bu ikilemin tam ortasında kalan Kılıçdaroğlu'nun stratejisi ise merak konusu.
Olası Senaryolar ve Beklentiler
Eğer kurultay 15 Eylül'de toplanırsa – ki bu kesin değil henüz – CHP'nin gelecek rotasını belirleyecek kritik kararlar masaya yatırılacak. Liderlik tartışmaları mı? Örgüt yapısında değişiklikler mi? Yoksa daha farklı, sürprizli bir gündem mi?
Şahsen düşünüyorum da, bu tür erken hareketler genelde ya çok iyi sonuçlanır ya da tam bir fiyaskoya dönüşür. Ortası pek olmaz. CHP'lilerin bir kısmı bu tempo değişikliğinden memnun görünmüyor, açıkçası.
Kılıçdaroğlu'nun bu hamlesi – eğer doğruysa – ya çok parlak bir stratejik manevradır ya da içerideki eleştirileri geçici olarak susturmaya yönelik bir taktiktir. Hangisi? Zaman gösterecek.
Son dakika gelişmeleri takip etmekte fayda var. CHP'deki bu iç dinamikler, önümüzdeki günlerde Türk siyasetinin seyrini değiştirebilecek potansiyele sahip. Bekleyip göreceğiz.