Ankara’da siyaset rüzgarları yeniden yön değiştiriyor. CHP genel merkezinde, bugün alınan bir kararla olağanüstü kurultay sürecinin startı verildi. Şimdi bütün gözler, delegelerin imza yolculuğunda.
Parti tüzüğüne sıkı sıkıya bağlı kalınarak yapılan açıklamaya göre, kurultay için gerekli olan deleter imzalarının toplanma süreci başladı. Bu, demokrasi yolunda atılmış somut bir adım aslında. Kimileri için beklenen bir hamle, kimileri içinse partide yeni bir sayfa.
Peki ya tarih? Mevcut verilere bakılırsa, kurultayın 2024'ün son çeyreğinde yapılması öngörülüyor. Ama şunu da unutmamak lazım: siyasette zaman, her an değişebilen bir dinamik. İmza sayısına, talebe ve iç dengelere göre bu tarih öne de çekilebilir, arkaya da atılabilir.
Delege İmzaları: Demokratik Sürecin Kilidi
İşin en can alıcı noktası burada başlıyor. Parti mekanizması, kurultayın gerçekleşebilmesi için belirli bir oranda delegenin imzasını zorunlu kılıyor. Bu imzalar olmadan, tüzük gereği hiçbir olağanüstü kurultay gündeme gelemiyor. Yani demokrasi, rakamlarla konuşuyor.
Muhalefet kanadının ve parti içi grupların şimdiden harekete geçtiği konuşuluyor. Telefonlar çalıyor, görüşmeler yapılıyor, kulisler hareketleniyor. Ankara’nın soğuk koridorları yeniden ısınıyor.
Özgür Özel ve Parti Yönetiminin Pozisyonu
Genel Başkan Özgür Özel liderliğindeki yönetim, bu süreci nasıl yönetecek? Şimdilik resmi bir açıklama yok ama parti içi dengeleri korumak adına temkinli ve ihtiyatlı bir dil benimseneceği aşikar. Unutmayalım; bu tür kurultaylar, hem fırsat hem de risk barındırır.
Son dakika gelişmeleri takip etmekte fayda var. Siyaset, öngörülemez olmakla meşhur. Bugün sessiz olan yarın konuşabilir; bugün karşı çıkan yarın destek verebilir. CHP’nin bu sınavı nasıl vereceği, Türkiye siyasetinin gelecek dönem stratejilerini de direkt etkileyecek gibi duruyor.
Heyecanla süreci izliyoruz...
