Sabah Gazetesi yazarı Melih Altınok, Cumhuriyet Halk Partisi'nde yaşanan son gelişmeleri ve parti içi krizi ele alan dikkat çekici bir yazı kaleme aldı. Altınok, CHP'nin son dönemdeki tartışmalarını tarihsel bir perspektifle değerlendirerek önemli tespitlerde bulundu.
CHP'de Tarihin Tekerrürü mü?
Melih Altınok yazısında, bugün CHP'li gazetecileri ve YouTuber'ları dinlerken adeta 15 yıl öncesine döndüğünü hissettiğini belirtti. 2010 yılında Kemal Kılıçdaroğlu'nun kaset operasyonuyla bir gecede CHP genel başkanlığına getirilmesine dair o dönem söylediklerinin bugün aynen tekrar edildiğini ifade etti.
Altınok, o günlerde bu konuları dile getirdikleri için kendilerine yöneltilen eleştirilere de değindi. "Bizler CHP düşmanıydık, anlattıklarımız da komplo teorisi" şeklinde suçlandıklarını ancak bugün aynı gerçeklerin CHP içinden sesler tarafından da kabul edildiğini vurguladı.
Deniz Baykal ve Kılıçdaroğlu Karşılaştırması
Yazar, rahmetli Deniz Baykal'ın düşürüldüğü tuzak nedeniyle sağlığının bozulduğunu ve olan biteni geç de olsa anladığını kaydetti. Altınok, Baykal'ın bugünkü itirafları görebilmesini ve CHP'yi ele geçiren mekanizmanın bu kez Kılıçdaroğlu'nu da saf dışı bıraktığına şahit olmasını diledi.
Yazıda, CHP'nin partiye yabancı unsurlar tarafından dizayn edildiğini söyleyenlere karşı partinin aynı refleksi gösterdiği belirtildi. Bu durumun parti içindeki yapısal sorunların devam ettiğini gösterdiği ifade edildi.
Geçmişten Günümüze Değişmeyen Sorunlar
Melih Altınok'un analizine göre, CHP'de 2010 yılında başlayan süreç ile bugün yaşananlar arasında çarpıcı benzerlikler bulunuyor. Partinin lider değişim süreçlerindeki yöntemler ve parti içi muhalefete yaklaşımının değişmediği tespitinde bulunuldu.
Yazar, bugün CHP içinden yükselen eleştirilerin aslında yıllar önce kendilerinin dile getirdiği gerçekleri doğruladığını ancak bunun için geç kalındığını ima etti. Partinin demokratik işleyiş ve iç tartışma kültürü konusundaki eksikliklerinin hala devam ettiği vurgulandı.
Altınok'un yazısı, CHP'nin temel sorunlarının tarihsel süreklilik gösterdiğini ve bu sorunların parti yönetimi tarafından yeterince ele alınmadığını ortaya koydu.