Ankara'da siyasi gündemi sarsacak bir yargı kararı daha geldi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında açılan hakaret davası, beklenmedik bir yön değiştirdi. Sanki bir gerilim filminden fırlamışçasına.
Ankara 2. Sulh Ceza Mahkemesi, tam da duruşmanın heyecanlı anlarında "Ben bu işte yokum" dercesine görevsizlik kararı verdi. Karar öylesine sürpriz oldu ki, adliye koridorlarında şaşkınlık dalgası yarattı.
Dosyanın Yeni Yolculuğu Başlıyor
Peki şimdi ne olacak? Dosya artık yeni bir adrese taşınıyor: Ankara Ağır Ceza Mahkemesi. Bu transfer, davayı bambaşka bir boyuta taşıyacak gibi görünüyor. Zira ağır ceza demek, işin ciddiyetinin arttığı anlamına geliyor.
Mahkeme heyeti kararını verirken oldukça dikkatli davrandı. Dosyayı incelerken "Bu bizim işimiz değil" diye düşünmüş olmalılar. Aslında yargıdaki bu tür görev dağılımları sık rastlanan bir durum ama siyasi figürler söz konusu olunca işler hemen renk değiştiriyor.
Siyasi Arenada Yankıları
Bu karar, Ankara'nın politik koridorlarında hemen yankı buldu. Kimileri "Hak ettiği yere gidiyor" derken, kimileri de "Yargının siyasete müdahalesi" olarak yorumluyor. Şahsen düşünüyorum da, Türk siyaseti zaten yeterince hareketli, bir de böyle davalar eklenince iyice renkleniyor.
Kılıçdaroğlu'nun avukatları şimdi yeni stratejiler geliştirmekle meşgul. Ağır ceza mahkemesinde süreç nasıl işleyecek? Savunma nasıl şekillenecek? Tüm bu soruların cevabını zaman gösterecek.
Sonuçta, yargı mekanizması işliyor - bazen yavaş, bazen hızlı, bazen de sürprizlerle dolu. Bu davada da sürprizler bitmiş değil gibi görünüyor. Önümüzdeki günlerde yeni gelişmeleri beklemekte fayda var.
