Gün geçmiyor ki bir skandal patlak vermesin. Bu seferki konu? Sahte diplomalar ve muhalefetin bu konudaki tutumu. Sanki bir tiyatro oyunu izliyor gibiyiz, ama ne yazık ki bu gerçek.
Kimileri için diploma sadece bir kağıt parçası olabilir, ama toplumun gözünde bu kağıt parçası çok şey ifade ediyor. Peki ya bu kağıtlar sahteyse? İşte o zaman işler karışıyor.
Sahtekarlığın Boyutları
Son dönemde ortaya çıkan sahte diploma iddiaları, sadece bireyleri değil, kurumları da zora soktu. Üniversitelerin itibarı, eğitim sisteminin güvenilirliği... Hepsi sorgulanır hale geldi.
Bir de muhalefetin bu konudaki tavrı var ki, onu anlamak gerçekten zor. Sanki olan biteni görmezden geliyorlar. Yoksa görmek mi istemiyorlar?
Muhalefetin İnandırıcılık Sorunu
Muhalefet partileri, bu tür skandallara karşı tutarlı bir tavır sergilemek yerine, adeta bir 'görmezden gelme' politikası izliyor. Bu durum, seçmen nezdinde ciddi bir güven kaybına neden oluyor.
- Neden bu kadar sessizler?
- Yoksa arka planda bilmediğimiz bir şeyler mi var?
- Seçmenin güvenini kazanmak için ne yapıyorlar?
Sorular bitmiyor, ama cevaplar ortada değil. Muhalefetin bu pasif tutumu, onların 'alternatif' olma iddialarını da zedeliyor.
Peki Ya Çözüm?
Bu sorunun tek bir çözümü yok elbette. Ama ilk adım, şeffaflık olmalı. Üniversiteler, diplomaların doğruluğunu teyit edecek mekanizmalar geliştirmeli. Siyasi partiler ise bu tür skandallara karşı net bir tavır almalı.
Sonuç olarak, sahte diplomalar sadece bir kağıt sorunu değil, aynı zamanda bir güven sorunu. Ve eğer muhalefet bu güveni yeniden kazanmak istiyorsa, önce kendi evinin önünü süpürmeli.
