İstanbul'da adalet tepeden tırnağa hareket halinde. Öyle ki, 15 Temmuz darbe girişimiyle bağlantılı olduğu iddia edilen o meşhur anketin arkasındaki isim, Emrah Gülsunar, nihayet tutuklandı. Bu karar, uzun süredir devam eden yargılama sürecinde kritik bir dönüm noktası oldu adeta.
Geçtiğimiz günlerde İstanbul Adliyesi'nde görülen duruşma -inanın bana- oldukça hareketli geçti. Savcılık, Gülsunar'ın "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlamasıyla tutuklanmasını istedi. Mahkeme heyeti ise bu talebi değerlendirirken, sanığın kaçma riskinin yüksek olduğuna kanaat getirdi. Haklılar mıydı? Bence bu konuda oldukça haklı bir karar verdiler.
Savunma Tarafının İtirazları ve Mahkemenin Kararı
Gülsunar'ın avukatları tabii ki boş durmadı. Müvekkillerinin tutuklu yargılanmasına şiddetle itiraz ettiler. "Müvekkilimizin yerleşik bir hayatı var, kaçma ihtimali yok" dediler. Ama mahkeme bu argümanları yeterli bulmadı. Zaten delillerin gücü ve soruşturmanın ciddiyeti düşünüldüğünde, tutuklama kararı kaçınılmaz görünüyordu.
Şöyle bir düşünün: 15 Temmuz'la ilgili yapılan bir anketin arkasındaki isimsiniz ve bu anketin darbe girişimiyle bağlantılı olduğu iddia ediliyor. Doğrusu, mahkemenin ihtiyatlı davranmasını anlamak zor değil.
Yargılamanın Seyri ve Beklentiler
Olayın detaylarına indiğimizde, aslında ne kadar karmaşık bir dosyayla karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz. Gülsunar'ın ifadeleri, anketin metodolojisi, kimlerle irtibat halinde olduğu -tüm bu unsurlar yargılamanın seyrini belirleyecek. Şahsen merak ediyorum, acaba bu karar diğer benzer davalarda da emsal teşkil eder mi?
İstanbul'da devam eden bu dava, aslında Türkiye'nin darbe girişimleri karşısındaki tavrını da net bir şekilde ortaya koyuyor. Yargı, bu tür iddiaları hafife almıyor, alamaz da zaten. Toplum olarak yaşadığımız o karanlık geceden sonra, her türlü şüpheli faaliyetin üzerine gidilmesi gerektiğini hepimiz biliyoruz.
Peki, şimdi ne olacak? Gülsunar, tutuklu olarak yargılanmaya devam edecek. Davanın seyri, delillerin niteliği ve tanık ifadeleri önümüzdeki günlerde netlik kazanacak. Bir yandan da, bu kararın benzer davalara nasıl yansıyacağını hep birlikte göreceğiz. Adalet yerini bulacak mı? Zaman gösterecek...