Hani derler ya, 'her kapı kapanış yeni bir pencere açar' diye... Türkiye'nin F-35 programından alınması tam da böyle bir durum yarattı aslında. Ve şimdi o açılan pencereden süzülen ışık Eurofighter Typhoon'un üzerine düşüyor.
Savunma dünyasının kulislerinde dolaşan dedikodular artık resmiyet kazanıyor gibi. Eurofighter konsorsiyumu -ki içinde Almanya, İngiltere, İtalya ve İspanya var- Türkiye'ye oldukça 'sıcak' bakıyor. Hatta desek ki, kapıyı ardına kadar açmış bekliyorlar, yanılmış sayılmayız.
Peki Neden Şimdi?
Aslında bu sorunun cevabı Ukrayna'daki savaşın soğuk yüzünde yatıyor. Avrupalı ülkeler silahlanma yarışında adeta birbirleriyle yarışırken, Eurofighter'ın üretim hattı da hız kesmeden çalışıyor. İşte tam da bu noktada Türkiye gibi güçlü bir NATO müttefiki için üretim kapasitesini artırmak onlar için de altın değerinde.
Gelelim teknik detaylara... Eurofighter Typhoon, F-35'ten farklı bir 'canavar' aslında. F-35'teki gibi görünmezlik özelliği yok belki, ama havada çeviklik konusunda rakipsiz denebilir. İki motorlu yapısı, son derece gelişmiş radar sistemleri ve olağanüstü manevra kabiliyetiyle düşman pilotlarının kabusu olabilecek nitelikte.
Türkiye İçin Ne Anlama Geliyor?
Bu sorunun cevabı birkaç katmanlı aslında. Bir yanda F-16'ların modernizasyonu, diğer yanda milli projemiz KAAN... Eurofighter tam da bu ikisinin arasında köprü görevi görebilir. Hem mevcut filomuzu güçlendirir hem de teknoloji transferi imkanı doğurabilir.
Ama işin bir de diplomasi boyutu var tabii. Almanya'nın bu konudaki çekinceleri biliniyor. Ancak son dönemdeki gelişmeler -özellikle İsveç'in NATO üyeliği meselesi- Ankara ile Berlin arasındaki buzları eritmiş gibi görünüyor. Belki de Eurofighter için önümüzdeki en büyük engel bu şekilde aşılabilir.
F-35'ten Daha mı İyi?
Aslında bu soruya 'evet' ya da 'hayır' demek çok doğru olmaz. Çünkü her uçağın kendine özgü güçlü yanları var. F-35 görünmezlik teknolojisinde önde, Eurofighter ise havada üstünlük kurmada daha başarılı. Türk Hava Kuvvetleri'nin ihtiyaçları düşünüldüğünde, belki de ikisinin karışımı bir çözüm en ideal olanı.
Sonuç olarak, Türkiye'nin hava gücü konusunda önünde bir yol ayrımı var. Eurofighter bu yollardan sadece biri. Ama şurası kesin: Ankara, elindeki kartları oldukça akıllıca oynuyor. Ve havacılık dünyasının bu karmaşık satranç tahtasında, bir hamle daha beklemekte fayda var.