Dünya, Gazze'deki insani krize çözüm ararken Türkiye'den önemli bir adım daha geldi. Milli Savunma Bakanlığı, adeta bir insanlık sınavına dönüşen bu bölgede görev yapacak uluslararası güce katılmak için hazır olduğumuzu resmen açıkladı.
Aslında durup düşününce, bu hazırlık sadece askeri bir hazırlık değil. Türkiye'nin bölgedeki tarihi sorumluluğunun ve insani duruşunun da bir yansıması. Bakanlık yetkilileri, "Evet, hazırız" derken aslında çok daha derin bir mesaj veriyorlardı.
Operasyonun İnce Detayları
Peki neydi bu hazırlıkların kapsamı? Tam teçhizatlı birlikler, lojistik destek unsurları, sağlık ekipleri... Hepsi titizlikle planlanmış. Öyle rastgele bir hazırlık değil yani. Her ihtimal düşünülmüş, her detay hesaplanmış.
Şu an için resmi bir görev emri gelmemiş olsa da, TSK'nın tetikte beklediği kesin. Bu bekleyiş, uluslararası diplomasinin karmaşık labirentlerinde ilerleyen görüşmelerin sonucunu beklemek gibi bir şey.
Bölgesel Dengeler ve Türkiye'nin Konumu
Ortadoğu denklemi içinde Türkiye'nin bu hamlesi elbette tesadüfi değil. Bölgede aktif ve sorumlu bir güç olma iradesinin somut göstergesi. Diğer yandan, insani yardım konusundaki kararlılığımız da bu hazırlıklarla bir kez daha vurgulanmış oluyor.
Gözlemcilere göre, Türk birliğinin bölgeye intikali için yeşil ışık yanarsa, operasyonun seyri de önemli ölçüde değişebilir. Çünkü TSK'nın bölge tecrübesi ve kapasitesi tartışılmaz.
Sonuç olarak, Türkiye bir kez daha uluslararası toplumun güvenilir bir üyesi olduğunu gösteriyor. Hazır olmak başlı başına bir mesaj aslında - hem bölge halklarına hem de küresel aktörlere.