Gazze'de Türk Askeri Görev Alacak mı? İstanbul'daki Kritik Zirveden Çarpıcı Açıklamalar!
Gazze'de Türk Askeri Görevi Son Dakika

İstanbul'da gerçekleşen o kritik Gazze zirvesinin tozu daha yeni dağılmışken, dışişleri bakanımız Hakan Fidan'dan beklenen açıklamalar nihayet geldi. Herkesin aklındaki o yakıcı soruya yanıt arıyoruz: Türk askeri Gazze'de görev alacak mı?

Aslında durum sandığımızdan daha karmaşık. Fidan'ın üstüne basa basa vurguladığı şey, Türkiye'nin bölgedeki varlığının tamamen diplomatik çerçevede olduğu. Yani silahlı kuvvetlerimizin doğrudan müdahalesi gibi bir durum şu an için söz konusu değil. Ama işin ilginç yanı, kapıların tamamen kapalı olmadığını hissettirmesi.

Diplomasinin Arka Bahçesinde Neler Dönüyor?

Zirve boyunca odalarda dönen fısıltılar, uluslararası arenada Türkiye'nin konumunun hiç olmadığı kadar güçlü olduğunu gösteriyor. Fidan'ın o meşhur 'dengeli duruş' politikası burada da kendini hissettiriyor. Bir yandan insani yardımların önünü açmak için çaba gösterirken, diğer yandan bölgedeki hassas dengeyi korumak için adımlar atılıyor.

Şunu itiraf etmeliyim ki, Fidan'ın açıklamalarındaki o ince denge gerçekten takdire şayan. Açıkçası, böyle karmaşık bir coğrafyada bu kadar net ve kararlı bir duruş sergilemek her babayiğidin harcı değil.

Peki Ya Askeri Varlık?

İşte can alıcı nokta! Fidan'ın mesajları arasında en dikkat çekici olanı, Türk askerinin bölgeye yönelik olası hareketliliği konusundaki esnek tutum. Tamam, şu an için doğrudan bir görevlendirme yok ama -ve bu büyük bir ama- koşullar değişirse Türkiye'nin inisiyatif kullanmaktan çekinmeyeceği açık.

Zirvedeki bazı diplomatlarla yaptığım kısa sohbetlerde hissettiğim şey, Türkiye'nin bu konudaki kararlılığının uluslararası camiada saygıyla karşılandığı. Kimi çevreler bu durumu 'sessiz güç' olarak yorumluyor.

Sonuçta ortada net bir tablo var: Türkiye, Gazze konusunda sadece seyirci koltuğunda oturan bir ülke değil. Aksine, bölgenin kaderini şekillendirecek aktörlerden biri olmaya aday. Fidan'ın İstanbul'daki o kritik buluşmada verdiği mesajlar bunun en büyük kanıtı.

Peki ya önümüzdeki günler? Bana sorarsanız, diplomatik hamleler hız kesmeden devam edecek. Türkiye'nin bu süreçteki rolü giderek daha belirgin hale geliyor. Ama askeri boyut... işte o hala büyük bir soru işareti olarak duruyor.