Gökyüzünde Türkiye'nin gururu olmaya hazırlanan KAAN, adeta bir fenomen haline geldi. Şimdi herkesin merakla beklediği soru: Bu dev projenin kalbi nerede atacak?
İşte cevap: Yerli motor çalışmaları tam gaz sürüyor. Sanki bir maraton koşucusu gibi, son düzlüğe girildi bile. TEI'nin üzerinde çalıştığı TF6000 ve TF10000 motorları, KAAN'ın kanatlanması için hayati önem taşıyor.
Motorlar Konuşuyor, Rakamlar Şaşırtıyor
TF6000 için testler -neredeyse- tamamlanmış durumda. Bu motor, 30 bin pound civarında itiş gücü üretebilecek kapasiteye sahip. Düşünsenize, bu ne muazzam bir güç demek!
TF10000 ise daha da iddialı: Tam 45 bin pound itiş gücü. Bu rakamlar, Türk havacılık tarihinde daha önce görülmemiş seviyeleri temsil ediyor.
Zamanlama Mükemmel, İlerleme Göz Kamaştırıcı
Öyle ki, motor entegrasyon testlerinin 2028'de başlaması planlanıyor. Bu tarih, aslında yarın sayılır - bu tür dev projelerin zaman ölçeğinde tabii.
"Peki ya KAAN'ın ilk uçuşları?" diye soracak olursanız... F-16'larla yapılan testler şu anda aktif olarak devam ediyor. Görünen o ki, her şey yolunda gidiyor.
Bu Proje Neden Bu Kadar Önemli?
Aslında cevap basit: Bağımsızlık. Kendi motorunu üretebilen bir ülke, havacılıkta söz sahibi olur. Dışa bağımlılık azalır, teknolojik özgürlük artar.
TEI Genel Müdürü Mahmut Faruk Akşit'in dediği gibi, bu motorlar sadece KAAN için değil, gelecekteki pek çok platform için de kullanılabilecek. Yani domino taşı etkisi yaratacak bir yatırımdan bahsediyoruz.
Kısacası, Türk havacılığının geleceği, şu anda atölyelerde şekilleniyor. Ve görünen o ki, bu gelecek oldukça parlak.
