Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, bugünkü açıklamalarıyla adeta bomba etkisi yarattı. Gazze meselesinde Türkiye'nin tutumunu netleştiren Bayraktar, "Biz bu işin içindeyiz" dercesine önemli mesajlar verdi.
Aslında durup düşününce... Ortadoğu'da yangın var, herkes bir şeyler söylüyor ama somut adım atan az. İşte tam da bu noktada Türkiye, alışılagelmiş diplomasinin sınırlarını zorluyor.
TSK'nın Gazze Hamlesi: Hazırız Dedi, Dünya Kulak Kesildi
Bayraktar'ın açıklamaları öyle sıradan bir bakan konuşması değildi. Her cümlesi titizlikle seçilmiş, her kelimesi özenle yerleştirilmişti. "Türk Silahlı Kuvvetleri, Gazze'de kurulacak çok uluslu görev gücünde yer almaya hazırdır" sözleri, odadaki tüm oksijeni adeta emiverdi.
Peki ne demekti bu? Şundan başka bir şey değil: Türkiye, uluslararası arenada yalnızca sözle değil, askeri varlığıyla da söz sahibi olmaya kararlı.
Dış Politikanın Yeni Yüzü: Söz Değil, Aksiyon
Bayraktar'ın şu sözleri ise tamamen dış politika literatürüne geçecek cinsten: "Türkiye'nin bu konudaki kararlılığı ve iradesi nettir." Netlik... İşte diplomaside en çok ihtiyaç duyulan ama en az bulunan şey. Türkiye netleştirdi işte.
Bakanın konuşmasının en can alıcı noktalarından biri de -ki bence bu çok önemli- bölgesel istikrar vurgusuydu. "Bölgede kalıcı barış ve istikrarın tesisi" hedefi, sıradan bir siyasi söylemden çok daha fazlası aslında.
Uluslararası Toplum Ne Diyor?
Bu hamle, Türkiye'nin küresel meselelerdeki etkin rolünü bir kez daha gözler önüne serdi. Dünya siyasetinde sadece seyirci koltuğunda oturmak yerine, sahada aktif olarak yer alma iradesi...
Bayraktar'ın açıklamaları şunu gösteriyor: Türkiye, uluslararası barış ve güvenliğe katkı sağlama noktasında sadece lafla yetinmeyecek. Somut adımlar atacak, sahada olacak.
Son tahlilde... Bu açıklamalar, Türkiye'nin dış politikadaki yeni yaklaşımının adeta bir manifestosu gibi. Söz bitmiş, aksiyon zamanı gelmiş diyorlar sanki. Ve TSK, bu aksiyonun en önemli aktörü olmaya hazır.
