Eski Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sosyal medyadan yayınladığı video, CHP yönetiminde şok etkisi yarattı. Kılıçdaroğlu'nun partideki yolsuzluk iddialarına ilişkin açıklamaları ve İmralı meselesine yaklaşımı, siyaset arenasında yeni bir sayfa açtı.
Yolsuzluk Vurgusu ve Siyasi Duruş
Kılıçdaroğlu, yaptığı açıklamada "Cumhuriyet Halk Partisi rüşvetlerle, yolsuzluklarla ve rüşvet çarkının müteahhitleri ile anılamaz, bunlarla bir araya gelemez" ifadelerini kullandı. Bu sözler parti içinde beklenmedik bir tepkiyle karşılandı.
SABAH Gazetesi yazarı Mahmut Övür, Kılıçdaroğlu'nun bu çıkışını değerlendirirken "Kılıçdaroğlu'nun bu çıkışı basit bir karşı atak değil, kendisi işin içinde olsun veya olmasın bu bir 'siyasi duruş' çıkışıdır" yorumunu yaptı.
İmralı Ziyareti ve Tarihi Sözler
Meclis'in İmralı'ya gitme kararı almasının ardından Kılıçdaroğlu'ndan sürpriz bir destek geldi. Eski CHP lideri, "Tarihin doğru tarafında yer almak çoğu zaman cesaret ve kararlılık gerektirir. Tarih önünde aziz milletimizle hak, hukuk ve adalet yürüyüşümüze devam edeceğiz" açıklamasını yaparak terörle mücadele konusundaki pozisyonunu netleştirdi.
Bu açıklamalar, hem içeriden hem dışarıdan algı operatörlerini harekete geçirdi ve siyasi çevrelerde şaşkınlıkla karşılandı.
Parti İçi Tepkiler ve Gelecek Beklentileri
Kılıçdaroğlu'nun İmamoğlu Suç Örgütü iddianamesinde yer alan yolsuzluk iddialarına ilişkin sözleri CHP yönetimini derinden sarstı. Eski genel başkan, "Her siyasi parti ve her siyasetçi savrulabilir, geri durabilir, rüşvet ve yolsuzluk sarmalına bulaşabilir" uyarısında bulundu.
Dış politika konusundaki açıklamaları da dikkat çekti: "Türkiye Cumhuriyeti at sürdüğü ve şehit verdiği coğrafyalarda sıkışamaz. Cumhuriyet Halk Partisi, Ortadoğu'da bizi bekleyen İsrail ve Amerika belasını bertaraf etmek ve devletin âli menfaatleri için sürecin içinde olmak zorundadır" ifadelerini kullandı.
Mahmut Övür'ün değerlendirmesine göre, bu çıkış yeni bir siyaset sayfasının açılması anlamına geliyor. Geç de olsa yapılan bu cesur çıkışın, siyasete yansımalarının eninde sonunda görüleceği belirtiliyor.
