Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD), Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi'nin 30. Taraflar Konferansı'nda (COP30) alınan kararların iş dünyası üzerindeki etkilerini değerlendirmek üzere kapsamlı bir etkinlik düzenledi.
COP30 Sonrası İş Dünyasına Yansımalar
24 Kasım 2025 Pazartesi günü TÜSİAD Merkezi'nde gerçekleştirilen "COP30'un Ardından: İş Dünyasına Yansımaları" başlıklı etkinlik, iklim değişikliğiyle mücadele ve yeşil dönüşüm sürecinin Türk iş dünyası için taşıdığı önemi ortaya koydu.
Etkinliğin açılış konuşmasını TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi ve Enerji, Çevre ve İklim Değişikliği Yuvarlak Masası Başkanı Azmi Gümüşlüoğlu gerçekleştirdi. Gümüşlüoğlu, iklim değişikliğiyle mücadelenin adil geçişten ekosistemlerin korunmasına, enerji dönüşümünden sürdürülebilir finansmana kadar birçok başlığı içerdiğini vurguladı.
Küresel Dinamikler ve Ulusal Politikalar
Gümüşlüoğlu konuşmasında, "Küresel gündemi şekillendiren dinamikler ile ulusal politika düzenlemelerimizin seyri iş dünyası öngörülebilirliği açısından merkezi konumda" ifadelerini kullandı. Uygulama etkinliğini sağlayacak bütüncül bir bakış açısının kilit rol oynadığına dikkat çeken Gümüşlüoğlu, tüm paydaşların ortak çabasıyla şekillenecek zorlu bir gündemle karşı karşıya olunduğunu belirtti.
Türkiye'nin COP31 ev sahipliğinin bu süreçte önemli bir ivmelendirmeye hizmet edeceğine inandıklarını ifade eden Gümüşlüoğlu, "Bu sürecin ülkemizin ve küresel iklim eyleminin güçlenmesinde en etkin çıktılara vesile olmasını temenni ediyorum" dedi.
Panelde Yeşil Dönüşümün Farklı Boyutları Ele Alındı
Açılış konuşmasının ardından Sustainable Business COP Başkanı Ricardo Mussa ana tema konuşmasını gerçekleştirdi. Program, EKO IQ/İklim Haber Yayın Yönetmeni Barış Doğru moderatörlüğünde düzenlenen panel oturumu ile devam etti.
Panelin giriş değerlendirmesini TÜSİAD Çevre ve Net Sıfır Politikaları Çalışma Grubu Başkanı Fatih Özkadı yaptı. Özkadı, COP'un küresel iklim mücadelesinin en üst ve kapsayıcı platformlarından biri olduğunu vurgulayarak, özellikle iş dünyası açısından küresel hedeflerin, teknoloji ve finansman ihtiyaçlarının net bir şekilde görülebildiği alanlardan biri olduğunu ifade etti.
2025 yılının Paris Anlaşması ve iklim politikalarının temelini oluşturan Ulusal Katkı Beyanları (NDC) açısından bir kilometre taşı olduğunu belirten Özkadı, ülkelerin 2035 emisyon azaltım hedeflerini içeren güncellenmiş NDC'lerini sunduğunu kaydetti.
Özkadı, taahhütlerin net sıfır hedefini mümkün kılacak ölçüde güçlü ve uygulama araçları açısından net olmasının şart olduğunu vurguladı. Öngörülebilir bir iklim çerçevesinin, dönüşüm yatırımlarının devamı ve sektörler arası rekabet dengesinin korunması için hayati önem taşıdığını ifade etti.
Çok Yönlü Katılımla Kapsamlı Değerlendirme
Panele; Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji Verimliliği ve Çevre Dairesi Başkanı Dr. Bilal Düzgün, Sürdürülebilir Ekonomi ve Finans Araştırmaları Derneği (SEFiA) Kurucu Direktörü Bengisu Özenç, Sabancı Holding Sürdürülebilirlik Direktörü Derya Özet Yalgı, UNDP Avrupa ve Orta Asya İklim Değişikliği Uzmanı Nuri Özbağdatlı ile Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) İklim Politikaları Lideri Sung-Ah Kyun konuşmacı olarak katıldı.
Konuşmacılar, COP30'un sonuçlarını özel sektör stratejileri açısından enerji dönüşümü, finans, sürdürülebilirlik politikaları gibi farklı perspektiflerle ele aldı. Etkinlik, soru-cevap bölümünün ardından gerçekleştirilen resepsiyon ile sona erdi.
TÜSİAD'ın bu etkinliği, iklim değişikliğiyle mücadelede iş dünyasının üstleneceği rolün ve yeşil dönüşüm sürecinde atılması gereken adımların önemini bir kez daha gözler önüne serdi.
