Türkiye Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı'na bağlı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), son günlerde sosyal medyada dolaşıma giren ve Türkiye'nin sözde suç sıralamasında üst sıralarda yer aldığını iddia eden haberlere yönelik resmi bir açıklama yayınladı.
İddiaların Kaynağı ve Gerçekler
DMM, 19 Kasım 2025 tarihinde sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, sözde "Küresel Organize Suç Endeksi Raporu" adlı çalışmada Türkiye'nin 193 ülke arasında suçta 10'uncu sırada gösterildiği ve dayanıklılık sıralamasında 131'inci sıraya düştüğü yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını duyurdu.
Açıklamada, bu iddiaların Türkiye'yi hedef alan organize bir dezenformasyon kampanyasının parçası olduğu ve uluslararası kamuoyunu manipüle etmeyi amaçladığı belirtildi.
Türkiye'nin Uluslararası Suçla Mücadele Performansı
DMM, Türkiye'nin insan ticareti, uyuşturucu kaçakçılığı, organize suç ve yasa dışı göçle mücadelede gösterdiği başarılara dikkat çekti. Açıklamada, Türkiye'nin Birleşmiş Milletler, Interpol, Europol ve UNODC gibi uluslararası kuruluşlarla dünya genelinde en yoğun işbirliği yapan ülkeler arasında yer aldığı vurgulandı.
Türkiye'nin operasyon hacmi, kapasitesi ve etkinliğinin uluslararası arenada tanındığı ifade edilen açıklamada, ülkenin bu alanlardaki çabalarının somut sonuçlar verdiği kaydedildi.
Raporun Arkasındaki Gerçekler ve FETÖ Bağlantısı
DMM açıklamasında, söz konusu raporu hazırlayan GI-TOC'un (Küresel Organize Suç Gözlemevi) Cenevre merkezli bir dernek olduğu ve bu derneğin kurucu üye ve yayıncı kadroları arasında FETÖ mensuplarının yer aldığının bilindiği belirtildi.
Açıklamada dikkat çeken diğer önemli noktalar şunlardı:
- Hazırlanan endeksin herhangi bir resmi veya bağlayıcı niteliği bulunmamaktadır
- Dernek ülkelerden doğrudan veri toplamamakta, ulusal istatistikler ve adli veriler yerine yorum ve algıya dayalı göstergeler kullanmaktadır
- GI-TOC'un yayınlarında FETÖ mensuplarının analizlerine yer verilmesi, endeksin objektiflik ve bilimsel tarafsızlık iddiasını ciddi biçimde zayıflatmaktadır
Sonuç olarak, söz konusu endeksin resmi nitelik taşımayan, yöntemsel açıdan sorunlu, objektif verilerden uzak ve bilimsel temelden yoksun olduğu ifade edildi.
Türkiye'ye ilişkin iddiaların, uluslararası düzeyde algı operasyonu yürütmeyi hedefleyen, somut temele dayanmayan maksatlı ve mesnetsiz yorumlardan ibaret olduğu vurgulandı.