O korkunç feleketin üzerinden aylar geçti ama Maraş'ın yaraları hâlâ taze. Sanki dün yaşanmış gibi duruyor acılar... Ama bu şehirde mucizevi bir şey oluyor - insanların birbirine kenetlendiği, unutulmaz bir dayanışma hikâyesi yazılıyor.
AFAD ekipleri, adeta bir saat gibi işliyor. Gece gündüz demeden, yorgunluk nedir bilmeden çalışıyorlar. Bir koordinatörün dediği gibi: "Biz buradayız, buradan gitmeyeceğiz ta ki son vatandaşımız evine kavuşana kadar."
Gönüllülerin Özverisi Göz Kamaştırıyor
Her yerden akın akın gelen gönüllüler var. Kimi İstanbul'dan, kimi İzmir'den, kimi de Antep'ten gelmiş. Hepsi aynı amaç için: Yardım etmek, destek olmak, umut olmak.
Bir gönüllü anlatıyor: "İlk geldiğimde gördüklerime inanamadım. Ama şimdi... şimdi buradayım ve insanların yüzündeki tebessümü görmek her şeye değer."
Yardım Kampanyalarında Rekor Bağış
Şu ana kadar toplanan yardımlar inanılmaz boyutlara ulaştı. Türkiye'nin dört bir yanından gelen destek, depremzedelerin yüzünü güldürüyor. Gıdadan giysiye, oyuncaktan kitaba kadar her türlü ihtiyaç karşılanıyor.
Yerel esnaf da boş durmuyor. Dükkânlarını adeta birer yardım merkezine çevirmiş durumdalar. "Komşusu açken tok yatmak bize haram" diyor bir bakkal amca.
Psikolojik Destek Ekipleri Sahada
Travma sonrası stres bozukluğuyla mücadele edenler için psikologlar ve psikiyatristler bölgede çalışmalarını sürdürüyor. Özellikle çocuklar için kurulan oyun alanları, onların yeniden gülümsemelerini sağlıyor.
Bir psikolog şunları söylüyor: "Bu insanlar sadece evlerini değil, anılarını da kaybettiler. Onlara yeniden hayata tutunmaları için destek oluyoruz."
Ve bu dayanışma ruhu - işte bu, Maraş'ı yeniden ayağa kaldıracak olan güç. Belki binalar yıkıldı, belki hayaller paramparça oldu ama insanlık kazandı. Kazanmaya da devam edecek...
