Tam da dünyanın gözü önünde, insanlık dramının en acımasız sahneleri yaşanırken, Türkiye'den 15 sivil toplum kuruluşu adeta bir insanlık görevi üstlendi. Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'a ulaştırdıkları ortak mektup, Gazze'deki vahşete dair çarpıcı gerçekleri bir kez daha tüm çıplaklığıyla ortaya koydu.
Mektupta, İsrail'in Gazze'yi bir açık hava hapishanesine çeviren ablukasının yanı sıra, uluslararası hukuku hiçe sayan saldırılarının altı çiziliyor. "Bu sessiz çığlık artık dünyanın her köşesine ulaşmalı" denilen satırlarda, insanlık onurunun ayaklar altına alındığı vurgulanıyor.
Somut Adımlar İsteniyor
STK'ların talepleri oldukça net: İsrail'in işgal politikalarının derhal son bulması ve uluslararası toplumun bu konuda harekete geçmesi. Mektupta, "Artık söz değil, eylem zamanı" ifadesi dikkat çekiyor. Filistin halkının maruz kaldığı insan hakları ihlallerinin durdurulması için TBMM'nin öncülük etmesi bekleniyor.
Numan Kurtulmuş'un bu mektuba vereceği yanıt merakla beklenirken, sivil toplumun sesinin Meclis çatısı altında nasıl yankılanacağı da ayrı bir merak konusu. Zira bu mektup, sadece bir metin değil, aynı zamanda vicdan sahibi herkesin ortak çağrısı niteliğinde.
Mektubun Altında İmzası Bulunan Kuruluşlar
- İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı
- Deniz Feneri Derneği
- Mavi Hilal İnsani Yardım ve Kalkınma Vakfı
- Sadakataşı Derneği
- Yardımeli Derneği
Gerçek şu ki, Gazze'de her geçen gün daha da derinleşen insani kriz, dünyanın göz yumduğu bir trajedi olmaktan çıkmalı. Bu mektup belki de buz dağının görünen kısmı ama önemli olan, buzun altındaki gerçekleri değiştirebilmek.
TBMM Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada, mektubun dikkatle inceleneceği ve gereken adımların atılacağı belirtildi. Ancak asıl mesele, bu sözlerin ne kadar hızlı eyleme dönüşeceği. Zaman, Filistin halkı için acımasızca akıyor çünkü.
