Ankara'nın Sincan ilçesinde, yaklaşık 50.000 metrekarelik bir tarla için tapu iptali ve tescil davası açıldı. Davacı Zühtü Demirel, yarım asırdır ekip biçtiği arazi üzerindeki mülkiyet hakkının resmi olarak tanınmasını talep ediyor. Davalılar ise Ankara Büyükşehir Belediyesi, Sincan Belediyesi ve Maliye Hazinesi olarak kayıtlara geçti.
50 Yıllık Zilyetlik İddiası ve Dava Konusu
Dava, Ankara İli, Sincan İlçesi, Hisarlıkaya Mahallesi, 188 ada içerisinde kayıtlı toplam 5 parselden oluşan ve yaklaşık 50.000 m² alana sahip bir tarlayı konu alıyor. Davacı Zühtü Demirel, söz konusu taşınmazın kendisine ait olduğunu ve 50 yılı aşkın bir süredir burada malik sıfatıyla, yani mülk sahibi olarak, hiçbir anlaşmazlığa ve kesintiye uğramadan zilyet bulunduğunu iddia ediyor.
Demirel, bu uzun süreli ve sorunsuz kullanımına dayanarak, mahkemeden iki temel talepte bulunuyor. İlk olarak, kendisinin taşınmaz üzerindeki ‘nizasız ve fasılasız’ (anlaşmazlıksız ve kesintisiz) malik sıfatıyla zilyet olduğunun tespit edilmesini istiyor. İkinci olarak da, bu tespitin ardından söz konusu arazinin tapu kayıtlarının kendi adına tescil edilmesine karar verilmesini talep ediyor.
İtiraz Süreci ve TMK'nın 713. Maddesi
Mahkeme, Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) ilgili maddesi uyarınca önemli bir süreç başlattı. TMK'nın 713/4. maddesi gereğince, dava konusu taşınmaz üzerinde hak iddia eden veya bu davadan haberdar olması gereken üçüncü kişilere ilanen tebligat yapıldı.
Bu ilana göre, kendilerine hak iddia eden kişilerin, ilan tarihinden itibaren 3 ay içerisinde mahkemeye yazılı olarak itiraz etmeleri gerekiyor. İtiraz edecek olanların, iddialarını destekleyecek delilleri de başvurularına eklemeleri şart. Alternatif olarak, bu kişiler davalı kurumlara (Ankara Büyükşehir Belediyesi, Maliye Hazinesi, Sincan Belediyesi) karşı ayrıca bir itiraz davası açarak, bu durumu mahkemeye bildirebilirler.
Sonuçları ve Olası Gelişmeler
Belirtilen 3 aylık yasal süre içerisinde mahkemeye herhangi bir itiraz başvurusu gelmemesi veya itiraz davası açıldığına dair bir bildirim yapılmaması halinde, yargılama mevcut dosya üzerinden devam edecek. Bu durumda, mahkemenin dava konusu taşınmazın davacı Zühtü Demirel adına tapuya tesciline karar vermesi ihtimali bulunuyor.
Sürecin, özellikle zilyetlik yoluyla tapu kazanma ve kamuya ait arazilerin durumu gibi hukuki konularda önemli bir örnek teşkil etmesi bekleniyor. Davanın seyri, hem taşınmaz hukuku hem de idare hukuku açısından dikkatle takip edilecek.
