Muğla'da emlak piyasasını altüst eden bir karar... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi, tapu sicil müdürlüğü aleyhine açılan davada adeta bomba etkisi yaratan bir karara imza attı. Yargıtay'ın daha önce benzer bir dosyada verdiği bozma kararına rağmen, mahkeme tapu kaydının iptaline hükmetti.
Olay şöyle gelişti: Tapu sicil müdürlüğü, daha önce yapılan bir tescil işlemini kendi resen düzeltmeye kalkıştı. Fakat işler hiç de tahmin edildiği gibi gitmedi. Mahkeme, bu düzeltme işleminin hukuka aykırı olduğunu belirterek tapunun iptaline karar verdi.
Yargıtay Kararına Rağmen
Aslında Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 2022/652 E. ve 2023/125 K. sayılı kararıyla benzer bir konuda çok net bir pozisyon almıştı. Yüksek mahkeme, tapu sicil müdürlüklerinin bu tür düzeltme işlemlerini resen yapamayacağını açıkça hükme bağlamıştı. Peki Muğla'daki mahkeme neden farklı bir yol izledi? Bu soru şu anda hukuk çevrelerinde hararetle tartışılıyor.
Hukukçulara göre bu karar, tapu güvenliği ilkesini zedeliyor. Tapuların bu şekilde iptal edilmesi, emlak piyasasında ciddi bir belirsizlik yaratabilir. Zaten son dönemde emlak yatırımlarının gözde adresi haline gelen Muğla için bu durum hiç de iç açıcı değil.
Sonuçları Ne Olacak?
Kararın temyize gideceği kesin gibi görünüyor. Fakat şimdiden emlak sahiplerinde bir tedirginlik başladı. "Acaba benim tapum da iptal edilebilir mi?" sorusu birçok mülk sahibinin kafasını kurcalıyor.
Bu arada mahkemenin gerekçeli kararında ilginç bir detay daha var: Tapu iptali kararının, mülkiyet hakkının korunması ilkesiyle çeliştiği iddia ediliyor. Anayasa'nın 35. maddesine atıf yapılarak, mülkiyet hakkının ancak kamu yararı için sınırlanabileceği belirtiliyor.
Muğla özelinde bakıldığında, turizm ve emlak sektörünün can damarı olduğu bir bölgede böyle bir kararın etkileri oldukça geniş olacak gibi görünüyor. Özellikle yazlık emlak alım-satımlarının yoğun olduğu ilçelerde bu kararın yankıları daha şiddetli hissedilebilir.
Sonuç olarak, Muğla 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin bu kararı sadece hukuki değil, aynı zamanda ekonomik sonuçları da olan bir dönüm noktasına işaret ediyor. Yargıtay'ın bu dosyada nasıl bir karar vereceği ise şu anda herkesin merakla beklediği bir konu.
