Konya'nın göbeğinde, Çumra'da öyle bir karar alındı ki, hukuk çevrelerini ayağa kaldırdı desem abartmış olmam. 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin verdiği bu karar, bildiğiniz mahkeme kararlarına hiç benzemiyor.
Düşünsenize, sıradan bir ilçe mahkemesi nasıl olur da bu kadar ses getiren bir karara imza atar? İşte tam da bu noktada Çumra'daki mahkemenin hukuki derinliği ve adalet anlayışı devreye giriyor. Karar öyle basit bir hüküm değil, adeta hukuk dersleri verir nitelikte.
Mahkemenin Hukuki Dehası
Aslında olan biteni anlatmak gerekirse -ki bence bu hikaye anlatılmaya değer- mahkeme, önüne gelen davaya bakarken bildiğimiz kalıpların dışına çıkmış. Yani şu klasik 'şu oldu, bu oldu' tarzı kararlardan çok farklı bir yaklaşım sergilemişler.
Karar metnini okuyanlar ne demek istediğimi hemen anlayacaklardır. Öyle sıradan, kopyala-yapıştır gibi durmuyor. Her cümlesinde düşünülmüş, tartılmış, hukukun ruhuna uygun bir dil hakim.
Detaylar Konuşuyor
Peki neydi bu kararı bu kadar özel kılan? Bana kalırsa işin sırrı, mahkemenin olaylara bakış açısında yatıyor. Öyle her mahkemenin yapabileceği türden bir karar değil bu. Adeta hukukun inceliklerini, nüanslarını çok iyi bilen bir ekibin elinden çıkmış gibi duruyor.
Şu kadarını söyleyeyim: Karar, hukuk fakültelerinde ders olarak okutulacak nitelikte. Öyle 'işte şu madde, işte bu yasa' demekten öte, hukukun felsefesine dokunan bir yaklaşım var.
Sonuçlar ve Etkileri
Bu kararın etkileri sadece Çumra'yla sınırlı kalmayacak gibi görünüyor. Çevre ilçelerdeki mahkemelerde de benzer davalara emsal teşkil edebilir. Hatta belki de Türkiye genelinde aynı tür davalara ışık tutabilir.
Düşünün bir kere -gerçekten düşünün- küçük bir ilçe mahkemesi nasıl olur da bu kadar geniş kapsamlı bir etki yaratabilir? İşte Çumra 1. Asliye Hukuk Mahkemesi bunu başardı.
Son sözüm şu: Bu karar, Türk yargı sisteminde adeta bir dönüm noktası. Belki şimdi farkına varamayız ama ileride 'Çumra Kararı' diye anılacak bu hüküm, hukuk tarihimizde önemli bir yer edinecek gibi görünüyor.