İzmir'de adeta hukuk dünyasını sarsan bir karar alındı. 8. Asliye Hukuk Mahkemesi, uzun süredir takip edilen bir davada beklenmedik bir yönde karar verdi. Hukukçuların "Bu nasıl olabilir?" dedirten bu karar, özellikle avukatlar arasında şaşkınlıkla karşılandı.
Mahkeme heyeti, dosyayı incelerken adeta hukuk kitaplarını alt üst edecek nitelikte bir yaklaşım sergiledi. "Klasik uygulamaların dışına çıkmak gerekiyordu" diyen bir hakim, kararın gerekçesini bu sözlerle açıkladı. Tabii bu durum, bazı çevrelerde "Acaba çok mu ileri gidildi?" sorularını da beraberinde getirdi.
Kararın Perde Arkası
Olayın başlangıcı aslında oldukça sıradan görünüyordu. Ancak mahkeme, dosyadaki küçük bir detayı yakalayarak tüm dengeleri değiştirdi. "Böyle bir yorum bekliyor muydunuz?" diye sorduğumuz bir avukat, "Hayatımda ilk kez böyle bir karar görüyorum" itirafında bulundu.
Kararın en çarpıcı yanı ise şu: Mahkeme, geleneksel hukuk anlayışının dışına çıkarak, "Bu durumda adalet nasıl sağlanır?" sorusuna farklı bir pencereden baktı. Bazıları bunu "cesur" bulurken, diğerleri "tehlikeli bir emsal" olarak nitelendirdi.
Uzmanlar Ne Diyor?
Hukuk profesörleri arasında görüşler ikiye bölünmüş durumda. Kimisi "Yargı bağımsızlığının en güzel örneği" derken, diğerleri "Bu kadar esneklik doğru mu?" diye soruyor. Özellikle genç hukukçular arasında karar, hararetli tartışmalara konu oluyor.
Bir akademisyenin dediği gibi: "Hukuk canlı bir organizmadır, bazen beklenmedik şekillerde evrim geçirebilir." İzmir'deki bu karar da tam olarak bunu kanıtlıyor gibi görünüyor.
Peki bu karar sonrası ne olacak? Tahmin edeceğiniz gibi, dosya büyük olasılıkla üst mahkemeye taşınacak. Orada ne olacağı ise şimdilik herkesin merak konusu. Bir şey kesin: Türk yargı tarihinde bu karar, uzun süre konuşulacak gibi görünüyor.
