Altınok'tan Yavaş'a Sert Tepki: 'Ankara, Hayalet Belediyeci Yüzünden Köye Döndü!'
Altınok: 'Yavaş, Ankara'yı Köye Çevirdi'

CHP'de önemli bir isim olan Tuğrul Altınok, bugünlerde hiç de alışılageldik siyasi nezaket diline başvurmuyor. Doğrudan hedefte, partisinden Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş var. Ve eleştiriler o kadar keskin ki, adeta siyaset arenasında yankılanıyor.

Altınok'un iddiasına göre, Yavaş'ın başkentteki yönetim tarzı 'hayaletvari' bir hal almış durumda. Yani, ortada bir başkan var ama yönetimde bir eser yok! Sanki Ankara, görünmez bir el tarafından yönetiliyor ve bu durum şehrin çehresini tamamen değiştirmiş.

Peki Neler Oluyor da Altınok Bu Kadar Öfkeli?

Altınok, Yavaş'ı vatandaşın sesine kulak tıkamakla suçluyor. Belediyenin kapılarının adeta halka kapalı olduğunu söylüyor. Sorunlar birikiyor, çözüm üretilmiyor ve Ankara – inanması güç ama – sanki metruk bir kasabaya dönüşüyor. Altınok'un deyimiyle, "Ankara, köye döndü" ve bunun tek sorumlusu da belediye başkanı.

Bu eleştiriler sadece sözde kalmıyor, somut örneklerle destekleniyor. Mesela, ulaşımda yaşanan kaos, alt yapıdaki çöküş, parkların ve yeşil alanların bakımsızlığı... Liste böyle uzayıp gidiyor. Altınok, Yavaş'ın iletişim kurmaktan aciz olduğunu ve halktan tamamen koptuğunu düşünüyor. Hani derler ya, 'yönetim dediğin sahada olur' – işte ona göre Yavaş sahada bile değil!

CHP İçinde Bir İsyan Rüzgarı mı?

Aslında bu durum, CHP içindeki daha büyük bir huzursuzluğun da göstergesi olabilir. Yavaş, partinin en güçlü isimlerinden biri olmasına rağmen, içerden böyle ağır bir eleştiri alması manidar. Acaba Altınok, yalnızca kendi düşüncelerini mi dile getiriyor, yoksa partideki başka kesimlerin de sesi mi? Kim bilir...

Ankara'lılar ise bu durumdan oldukça rahatsız. Sosyal medyadan ve günlük sohbetlerden yansımalara bakılırsa, halkın bir kısmı Altınok'a hak veriyor. Yolların bozukluğundan, toplu taşımadaki sorunlardan, çöplerin zamanında toplanmamasından dert yanıyorlar. Yani, somut sıkıntılar hayatı zorlaştırıyor.

Peki ya Mansur Yavaş? O, bu eleştirilere karşılık vermek yerine sessizliğini korumayı tercih ediyor. Belki de cevap vermeye değer bulmuyordur, kimse bilemez. Ama şu bir gerçek ki, Ankara'nın sorunları giderek büyüyor ve çözüm bekliyor.

Sonuç olarak, Tuğrul Altınok'un bu çıkışı, yerel yönetimlerdeki tartışmaları yeniden alevlendirdi. Başkentteki yönetim krizi, sadece bir siyasi figürün eleştirilmesinden öte, aslında tüm Türkiye'deki yerel demokrasinin sağlığı hakkında da önemli sorular soruyor. Vatandaşın talepleri ne kadar duyuluyor? Yöneticiler halka ne kadar yakın? İşte asıl mesele bu.