Beyoğlu'nda Siyasi Deprem: İnan Güney Görevden Uzaklaştırıldı!
Beyoğlu'nda Şok: İnan Güney Görevden Alındı!

Beyoğlu'nda siyaset arenasını sallayan bir gelişme yaşandı - hem de ne gelişme! İnan Güney'in belediye başkanlığı koltuğundan uzaklaştırılması, kulislerde fısıltıyla konuşulan o ihtimalin gerçeğe dönüşmüş haliydi adeta.

İçişleri Bakanlığı'ndan gelen o resmi yazı, her şeyi altüst etti. Bakanlık, Güney hakkında öyle ciddi iddialar ve deliller ortaya koydu ki, durumun vahameti göz ardı edilemez hale geldi. Yetkililer, "Artık buna dur demek gerekiyordu" der gibiydi adeta.

Peki neydi bu kadar ciddi olan? Bakanlık, Güney'in görevini hiçe sayarcasına suç teşkil eden eylemlere karıştığını öne sürdü. Üstelik elinde somut kanıtlar olduğunu da ısrarla vurguladı. Bu iddiaların ne denli ağır olduğunu anlamak için uzman olmaya gerek yok - siyasi tarihimizde benzer vakalar hep sarsıcı olmuştur çünkü.

Yerel Yönetimlerde Deprem Etkisi

İşin en can alıcı kısmı? Güney artık belediyedeki odasına giremiyor, makam aracını kullanamıyor, resmi evraklara imza atamıyor. Kısacası, yetkileri askıya alınmış durumda. Belediye çalışanları arasında ise tedirginlik had safhada - kimse ne olacağını, nasıl gelişeceğini kestiremiyor.

Bu süreçte vekaleten başkanlık görevini üstlenen isimse oldukça tecrübeli bir isim. Eski başkan yardımcılarından olan bu kişi, kurumu sakin sularda yüzertmek için kolları sıvamış durumda. Ancak şunu söylemeden geçmeyelim: kolay bir görev onu bekliyor sayılmaz.

Peki Ya Sonrası?

İşin hukuki boyutu ise en az siyasi boyutu kadar karmaşık. Savcılık soruşturması tüm hızıyla devam ederken, Güney'in avukatları da boş durmuyor. "İddialar asılsız" diyorlar ve müvekkillerinin hukuki süreçte haklı çıkacağına dair son derece eminler.

Ancak şu an için tek somut gerçek var: Beyoğlu'nda siyasi dengeler altüst oldu. Sokağa çıksanız, esnafa sorsanız, kahvehanelerdeki sohbetlere kulak verseniz herkesin dilinde aynı soru: "Acaba bu iş nereye varacak?"

Belediye meclis üyeleri arasında da görüş ayrılıkları had safhada. Kimi bu kararı "geç kalınmış bir adım" olarak nitelerken, kimi ise "siyasi bir komplo" olduğunu iddia ediyor. Kısacası, Beyoğlu'nda siyasi gerilim tavan yapmış durumda.

Bu gelişme, sadece yerel bir yönetim krizi değil aslında - Türkiye'nin dört bir yanındaki belediyeler için de önemli bir emsal teşkil edecek gibi duruyor. Sonuçta, hesap verilebilirlik ve şeffaflık her demokratik sistemin olmazsa olmazı değil mi?

Önümüzdeki günlerde neler olacağını hep birlikte göreceğiz. Ancak şunu söyleyebiliriz: Beyoğlu'nda siyaset artık eskisi gibi olmayacak...