
Dün öğle saatlerinde Bahçelievler'de olay yaratacak bir gelişme yaşandı. CHP'li Belediye Başkanı, ilçe binasının cephesine kendi partisinin İstanbul İl Başkanlığı'nın reklam pankartını astırdı—hem de resmi bir binaya!
Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu dedirten olay, sokaktan geçen vatandaşların da dikkatini çekti. Kimisi şaşkınlıkla bakakaldı, kimisi ise cep telefonlarıyla görüntü almaya başladı.
Siyasi Bir Hamle Mi, Yoksa Masum Bir Tanıtım Mı?
Olayın ardındaki asıl niyet neydi acaba? Belediye kaynakları—tabii eğer söylenenlere inanacak olursak—bunu "parti etkinliğinin duyurusu" olarak yorumluyor. Ama muhalifler öyle düşünmüyor.
Bir tanıdık, olayı şöyle yorumluyor: "Bu kadar da olmaz be! Resmi bina, parti reklam alanı mı?" Haklılık payı var gibi görünüyor.
Tepkiler ve Siyasi Yansımalar
Diğer parti temsilcileri ise duruma oldukça sert tepki gösterdi. Rakip parti üyelerinden biri, "Yönetim erki, parti propagandası için kullanılamaz" diyerek olayı protesto etti.
Peki ya sosyal medya? Orada da durum farklı değil. Kullanıcılar ikiye bölünmüş durumda: Bir kesim "Yerel yönetimlere siyaset bulaştırılmamalı" derken, diğer taraf "Ne var bunda, normal bir duyuru" diye savunuyor.
Bu arada—insan ister istemez merak ediyor—acaba yasal bir sorun çıkar mı? Uzmanlara göre, devlet binalarının parti sembolleriyle donatılması etik ve yasal açıdan tartışmalı. Ama nihai kararı idare mahkemeleri verecek gibi görünüyor.
Sonuç olarak, Bahçelievler'de asılan o pankart, belki de Türkiye siyasetindeki daha büyük bir tartışmanın fitilini ateşlemiş oldu. Gerisini hep birlikte göreceğiz...