Elazığ'dan Ankara'ya uzanan samimi bir teşekkür hikayesi... Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum'a hemşehrilerinden sıra dışı bir jest geldi. Elazığlılar, Bakan Kurum'a gönüllü hemşehrilik beratı takdim etti.
Olayın detaylarına bakacak olursak – ki gerçekten insanı duygulandıran türden – bu berat, Bakan'ın şehre yaptığı hizmetler ve gösterdiği ilgiye bir minnet borcu aslında. Elazığlılar, "Artık siz de bizdensiniz" dedi adeta.
Bakan Kurum ise bu sürpriz karşısında oldukça duygulandı. İçinden geldiği gibi, samimi bir şekilde teşekkürlerini iletti. Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Elazığlı hemşehrilerimizin bu anlamlı jesti beni son derece mutlu etti" ifadelerini kullandı.
Peki neden bu kadar önemli bu berat? Aslında olay sadece bir kağıt parçasından ibaret değil. Elazığ'ın yüreğinden kopup gelen bir sıcaklık, bir vefa örneği. Bakan'ın şehirle kurduğu o görünmez bağın somutlaşmış hali.
Bir Beratın Arkasındaki Duygu Yüklü Hikaye
Şimdi derinlere inelim biraz. Türkiye'de siyaset arenası çoğu zaman sert ve yorucu olabiliyor – ama işte böyle anlar insana insan olduğunu hatırlatıyor. Bakan Kurum, Elazığ'a yaptığı ziyaretlerde ve hayata geçirdiği projelerle adeta gönüllerde taht kurmuş.
Elazığlılar da bu ilgiye kayıtsız kalmamış. "Hemşehrimiz olur musunuz?" diye sormuşlar – cevap ise zaten Bakan'ın yüzündeki o içten gülümsemede saklıymış.
Bu tür jestler – samimi, politik çıkar gözetmeyen, içten gelen – aslında toplumun ne kadar sağlam temeller üzerinde olduğunun da bir göstergesi. İnsan ilişkilerinin, siyasetin önüne geçtiği nadir ve kıymetli anlardan biri.
Bakan'ın paylaşımındaki şu cümleler her şeyi özetler nitelikte: "Elazığ'ın güzel insanlarına sonsuz teşekkürler. Bu berat, benim için en değerli hediyelerden biridir."
Sonuç olarak – Ankara'da geçen yoğun ve yorucu günlerin arasında – böyle sıcak bir dokunuş, bir bakanı bile çocuk kadar mutlu edebiliyor işte. Elazığ'ın sıcaklığı, Ankara'nın soğuk koridorlarını ısıtmışa benziyor!
