İstanbul'da adeta bir çevre seferberliği yaşanıyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ekipleri, kentin dört bir yanında etkili bir denetim kampanyası başlattı. Neredeyse her köşe başında bir kontrol noktası oluşturuldu diyebilirim.
Ve işte sonuçlar: tam 7 farklı ilçede, 40'ı aşkın noktada yapılan bu sıkı denetimlerde, çevreye zarar verdiği tespit edilen işletmelere hiç de hafif olmayan yaptırımlar uygulandı. Kimi işletmeler için idari para cezası kesilirken, kimi işletmeler için faaliyet durdurma kararı verildi.
Hangi İlçelerde Denetim Yapıldı?
Denetim ekipleri adeta İstanbul'u karış karış taradı. Başakşehir'den Küçükçekmece'ye, Sultangazi'den Esenyurt'a kadar geniş bir coğrafyada operasyon düzenlendi. Her ilçede farklı türde çevre ihlalleriyle karşılaşıldı - bu gerçekten düşündürücü.
Mesela bazı bölgelerde atık yönetim kurallarını hiçe sayan işletmeler vardı. Diğerlerinde ise gürültü kirliliği sınırlarını aşan faaliyetler tespit edildi. Sanki kurallar yokmuş gibi davranan bu işletmeler, artık cezalarını alıyor.
Denetimlerin Kapsamı Ne Kadar Geniş?
Aslında bu denetimler sadece kağıt üzerinde kalmadı. Ekipler, her türlü çevre ihlalini titizlikle inceledi. Atık yönetiminden hava kirliliğine, gürültüden su kalitesine kadar her konuda kontroller yapıldı. Bu kadar kapsamlı bir çalışma gerçekten takdire şayan.
Ve işin ilginç yanı - denetimler sadece gündüzleri değil, gece saatlerinde de devam etti. Çünkü bazı ihlaller özellikle gece yapılıyor, kimse görmesin diye.
Cezalar Ne Derece Etkili?
Cezalar konusunda oldukça ciddi davranıldığını söyleyebilirim. İdari para cezaları kesilirken, bazı durumlarda işletmelere faaliyet durdurma kararı bile verildi. Yani "nasıl olsa bir ceza keserler, öderiz" mantığı artık işlemiyor.
Aslında bu cezalar sadece para meselesi değil. Çevreye verilen zararın telafisi mümkün olmayan durumlar da var. Bu yüzden denetimlerin önleyici etkisi çok daha önemli bence.
Peki ya vatandaşlar? Onlar da bu konuda daha duyarlı olmalı. Çevre kirliliğine tanık olduklarında mutlaka yetkililere bildirmeli. Sonuçta temiz bir çevre hepimizin hakkı.
Bu denetimlerin düzenli olarak devam edeceği belirtiliyor. İstanbul'da çevre bilincinin artması ve kirliliğin azalması için bu tür operasyonların süreklilik arz etmesi şart. Umarım bu çabalar meyvesini verir de İstanbul daha yaşanabilir bir kent haline gelir.
