Antalya'da CHP'li belediyenin bütçe dağılımı adeta bardağı taşıran son damla oldu. Kendi birimlerine ayırdığı parayla özel bir şirkete aktardığı kaynak arasındaki uçurum, görenleri hayrete düşürdü.
Olay şu: Belediye, kendi birimlerine sadece 1.7 milyon lira ayırırken, aynı dönemde özel bir şirkete tam 1.4 milyar lira kaynak aktarmış. Yani rakamlar konuşuyor - ve oldukça yüksek sesle!
Sayılarla Ortaya Çıkan Çarpıcı Tablo
Bu kaynak dağılımındaki oransızlık gerçekten düşündürücü. Kendi birimine ayrılan miktar, özel şirkete aktarılanın neredeyse binde biri kadar. Bu nasıl bir matematik anlayışı?
Şimdi insan ister istemez soruyor: Acaba bu kaynaklar hangi gerekçelerle dağıtıldı? Hangi projeler için kullanılacak? Ve en önemlisi, vatandaşın parası bu şekilde harcanırken kimler ne kadar fayda sağlayacak?
Şeffaflık Beklentisi ve Sorumluluk
Belediyelerin harcamalarında şeffaf olması elzem. Hele ki bu büyüklükteki rakamlardan bahsediyorsak. Vatandaşın vergisiyle oluşan bu kaynakların nasıl kullanıldığı herkesi ilgilendiriyor.
Bu durum bana şunu düşündürdü: Yerel yönetimler kaynak dağıtımında hangi kriterleri esas almalı? Özel şirketlere yapılan bu devasa aktarımların denetimi nasıl yapılıyor? Ve asıl mesele - bu harcamaların Antalya halkına geri dönüşü ne olacak?
Sonuç olarak, Antalya'da yaşanan bu kaynak dağılımı meselesi üzerinde düşünülmesi gereken önemli bir konu. Rakamlar kendi diliyle konuşuyor ve oldukça net bir tablo çiziyor. Geriye, bu tablonun nasıl değişeceğini beklemek kalıyor.
