Vay canına, ne maçtı o öyle! Aliaga Petkimspor, Samsun'un o bunaltıcı salonunda adeta canını dişine taktı ama nafile... Son düdük çaldığında yüzler asıktı, çünkü rakibin bir-iki fazlası vardı skor tabelasında.
Aslında işler fena gitmiyordu ilk periyotlarda. Takımımız sahaya konsantre olmuş, Samsunspor'un hızlı hücumlarını kesmeyi başarmıştı. Ama basketbol işte - bazen en iyi hazırlandığın maçlarda bile küçük detaylar işleri altüst ediveriyor.
Son Periyotta Nefes Tükendi
Üçüncü çeyreğin sonlarına doğru ipler gerilmişti resmen. Samsunspor, savunmasını adeta çelikten bir duvara çevirmişti. Bizimkiler topu potaya ulaştırmak için extra efor sarf ediyor, her sayı için ter döküyordu. Zordu, gerçekten zordu.
Son periyota girdiğimizde ise işler iyice çetrefilleşti. Samsunspor'un yerli oyuncuları kritik anlarda devreye girdi, üçlükler ve serbest atışlarla farkı açtılar. Bizim takım da pes etmedi ama... ne yazık ki yetişemedi.
Teknik Analiz: Nerede Tıkandık?
Maçın istatistikleri hikayenin tamamını anlatmıyor belki ama şunu söyleyebilirim: Ribaunt mücadelesinde biraz sınıfta kaldık gibi. Samsunspor ikinci şansları daha iyi değerlendirdi, biz ise bazı kolay sayıları kaçırdık. Oysa ki bu seviyedeki bir ligde her fırsat altın değerinde!
Savunma konusunda ise ilk yarı fena değildi açıkçası. Fakat maç ilerledikçe Samsunspor'un hücum organizasyonu karşısında zorlandık. Rakibin oyun kurucuları boşlukları iyi kullandı, biz ise zamanlama hataları yaptık.
Şimdi sırada toparlanma zamanı. Bu tür maçlar takımları ya güçlendirir ya da yıkar - Aliaga Petkimspor'un hangi yolu seçeceğini hep birlikte göreceğiz. Bir sonraki karşılaşmada daha agresif, daha istekli bir performans bekliyorum doğrusu.