Vallahi bu sefer işler istediğimiz gibi gitmedi. Anadolu Efes, THY EuroLeague'in bu haftaki mücadelesinde İspanya'nın Baskonia takımına 80-74'lük skorla boyun eğdi. Baskonia'nın oyunu kontrol ettiği, bizimkilerinse bir türlü istediği tempoyu yakalayamadığı bir maç oldu bu.
Shane Larkin - her zamanki gibi - elinden geleni yaptı. Tam 20 sayı kaydetti, ama ne yazık ki tek başına maçı çevirmeye yetmedi. Baskonia'nın savunması adeta bir duvar gibiydi, her atakta karşımıza çıktılar.
İlk çeyrekte dengeli başlangıç
Maçın başlarında işler fena gitmiyordu aslında. İlk çeyrek 20-20 bitti, iki takım da birbirine üstünlük sağlayamıyordu. Ama ikinci periyotta işler değişti - Baskonia hücumda daha etkili olurken, savunmada da bizim oyuncuları zorlamaya başladılar.
Devre arasına 45-38 geride girdik. Soyunma odasında ne konuşuldu bilmiyorum ama, üçüncü çeyrekte toparlanacağımızı umuyorduk. Öyle de oldu bir ara - Larkin ve Willis'in üst üste gelen sayılarıyla farkı 3'e kadar indirdik. O an "İşte şimdi döndük!" dedirten bir hava vardı.
Son periyotta kaçan fırsatlar
Fakat dördüncü çeyrekte işler yine sarpa sardı. Baskonia, Markus Howard ve Chima Moneke ikilisiyle hücumda ciddi etkili oldu. Bizim içeride oynayan oyuncularsa bir türlü ribaundlarda hakimiyet kuramadı. Kaçan top, yapılan hatalı paslar... Hepsi birikti ve sonuca yansıdı.
Son iki dakikaya girdiğimizde 5 sayılık bir fark vardı. Belki hala umut vardı, ama Baskonia son ataklarda soğukkanlılığını korudu ve maçı kazandı.
Bu maçtan çıkarılacak dersler var elbette. Savunma düzenimizdeki açıklar, hücumda Larkin'e fazla bağımlı olmamız... Bunları düzeltmemiz şart. Neyse ki sezon uzun, önümüzdeki maçlarda toparlanma şansımız var.
